Çocukluğumdan Gençliğime Şiiri - Orhan Ateş

Yaldızlı gecelerde açtım gözümü,
Muş ovasının serin kerpiç evlerinde
Oluk oluk akan toprak damlarında
Düktüm umutlarımı yağmurla birlikte
Sevdaları ürkek köy kızlarında aradım
Gençliğimin geçit bilmeyen deli kanıyla

Köy yollarında umutlarımı taşıdım şehirlere
Kozme dağlarında öğrendim hayal kurmasını
Ve yine burada seyrettim, hiç olmayan sevgilimle mehtabı
Eralan köyünün tozlu topraklarında yutkundum,
Alın terine bulanmış cefaları
Ezilmişliğin bitmeyen şarkısıyla
Serzenişliğimi kayalıklara haykırdım

Çorak tarlalarında anladım emeğin
Susuz topraklarında farkına vardım
Alın terinin kutsallığını
Karanlık köylerde ürperdim,
Sessizliğin içinde patlayan silahları
Ve yine burada duydum
Anaların bağrından kopan feryatlı ağıtları

Serin yaylalarda tattım özgürlüğün doyumsuz pembeliğini
Kulp dağlarının boynu büküklüğünde gördüm yalnızlığımı
Ve ilk kez çobanların kavalında döktüm içimi
Serin akşamlarda yankılanan içtenli şarkılarımı
Bir içim sevdayı merhamet çeşmesinde kana kana içtim
Ve yine Murat nehrinde gördüm
Azgınlığın deliliğin ürkütücülüğünü

İlk kez yangınlı köyleri gördüm muş ovasında
Yanmışlığın kara bulutları arasında koştuğum köyümde,
Bir ölüm sessizliği var şimdi
Seneler sonra
Ben yine burada
O çok özlediğim mevsimlerin gerisinde

Yıkılmış köprüler ile
Kurumuş çeşmelerle birlikte
Ağlayan bulut olmuşum
Muş’un solgun nazlı geliniyle birlikte
Berdel gitmişim gurbetler
Bitmeyen yollara…

Not: Muş hatırası...