Ben çocukluğumda sevmeyi, toprak yığınlarında beraber oynamak sanıyordum. Karşı ki sokağın kum yığınlarına gidersen ayrılırız biliyordum. Üzerime su sıçrattığında kızardım sadece sana, komşunun kızının renkli balonlarını çok severdin ya, beni o çamurun içinde tek başıma bırakıp renkli balonlarla oynamaya gittiğinde kıskanırdım seni,
Bir gün arkadaşlar toplanmıştık, kaçak polis oynuyorduk, sen yakalanmıştın yağlı kemerlerle vuruyordular sana, ben o zamanlar kıyamıyordum sana, kör ebe oynardık beni yakalaman için önüne dururdum, sen takılıp ta düşme diye yerlere, canın acımasın diye ben ebe olurdum. Saklambaç en sevdiğim oyundu, seni alıp giderdim bizim buğday ambarına, istersen hiç çıkma bulamazdı ebe bizi, biz buğdaylarla dolu ambarın içinde nimettir günah olur mu diye konuşurduk, günahın ne olduğunu, ne anlama geldiğini bile bilmiyorduk, Sadece günah olduğunu biliyorduk, Birde kimse bizi bulamaz dediklerimizi hatırlıyorum. Oyunun galibi oldunuz ortaya çıkın diye sesler gelirdi sokağımızdan, biz taa küçükken galip gelirdik her oyunda; çünkü birbirimize sahip çıkar korurduk el ele olurduk, Şimdi ise hayat galip geliyor, Bakıyorum da aynı toprakta oynamak değilmiş sevmek, şimdi bırak aynı toprağı, bırak aynı sokağı, nerede olduğunu bile bilmeden seviyorum seni, Ayrılık iki sokak ileride ki kum yığını değilmiş, ayrılık şimdi kalbimi söken bir hançer öyle acıtıyor ki içimi anlatamıyorum. Kıskanmak komşunun kızının balonu değilmiş, komşunun kızı imiş, kıskanmak her şeyden, herkesten sakınmakmış seni, benden başkasına bakma diye perde çekmek gibi bir şeymiş gözüne, keşke birlikte oynadığımız oyunlarda galip gelmeseydik, şimdi hayatın oynadığı oyunlarla ben tek başıma baş edemiyorum, yeniliyorum saklanamıyorum da nereye gitsem karşıma çıkıyor ebe buluyorlar beni, ben tek başıma bir hayat istemiyorum ki buğday ambarımızı ben çok özlüyorum.
Çocukluğumu istiyorum ben o kaydığımız toprakta ben yine kaymak istiyorum, ben bu parkları, renkli salıncakları istemiyorum ki, her tarafım yara bere içinde, yanaklarım çamur, ağlayarak gitmek istiyorum eve ve tekrar niye düştün diyerek bir kerede babamın vurmasını özlüyorum, Ama şimdi ben düşünce bir kere daha vuran dostlarımı istemiyorum hayatıma, babamın niye düştün diyerek iki tokat atmasına benzemiyor ki bu düşmeler
Adettendir,seven vurulur
Sevilenindir gurur
Sevgi dolu dizgin
Sevgi içten
Sevgi savunmasız
Daha öncede okumuştum,çok teşekkürler emeğine yüreğine sağlık buradada paylaşmana sevindim.eee nerede o çucukluk masumiyeti sevgileri şimdi her kes fırıldak her kes kaşar..Hayatın kendi fırıldak dünyanın kendi fırıldak..10 tam puanımla antolojimde
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta