Henüz hayatın gün doğumundayım
Çetin işleriyle tanıştım fani dünyanın
İki öküz ve kara sabanla tarla sürdüm
Orakla biçtim ekinleri, deste dürdüm
Harmanda, düvene bindim gün boyu
Sıcak altında, bulamazdım soğuk suyu
Rüzgârda saman savurdum yaba ile
Ayırırdım taneleri bin bir çaba ile
Olmayan suda yıkardık buğdayı, arpayı
Kurutur, öğütürdük, birazı değirmenci payı
Taşırdım unu sırtımda yokuş demeden
Kader, koşardım her işe kar kış demeden
Öyle ya, büyük çocuğu bendim ailemin
Baba vekili, anne yedeği, abisi kardeşlerimin
Kara lastik kara kaderimin bulunmaz pabucu
Yenisini, yerlere koyamazdım, makamı başucu
Kara don benim için en kral elbiseydi
Yırtılsa bile, yamayıp giymek teselliydi
Bulunmazdı şeker, koyamazdık çaya bile
Beyaz ekmek yemek rüya, yok maya bile
Derken tahsil başladı, koşar adım devam
Herkes kendi yolunda, benim yolum, davam
Yıllar geçti büyüdüm, evlendik, iş güç
Tekidim, iki olduk, ikiydik, olduk üç
Bir oğlumuz vardı, birde kız verdi Mevla
İstedik aldık, gördük bulduk, şükür zatına
Zaman gelip geçti durmadan, su misali
Doğduğum, büyüdüğüm yerin yok emsali
Uzundere, mekânım, hem göz bebeğim
Her zaman seni çok, ama çok seveceğim
08.10.2010 Cumartesi
Ali MertKayıt Tarihi : 18.10.2010 22:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!