Bir başıma geldim
Bu kuytuda sızlanışların
Sağ vermeyen sır dökmeyen ülkesinden
Güvercinlerin yorulmadan süzüldüğü
Gökyüzünün maviye karışan kanatlarını sevdim
Her rengin içinde ayrı bir alem sezdim
Takla atan çırpınışların içinde bir kalp
Konan ayakların altında bir ağaç
Dökülen yaprakların arasında özlem dolu bir zarf
Kalemdeki bütün tükenmişliklerin döküldüğü
Bitilesi cümleleri ihtimal dahilinde bile olsa
Noktadan ölüm gibi çekindiği
Mazinin hazin bir bilmecesi bu durgunluklar
Kapalı kapılar ardına saklanılan bir anahtar
Bilenin sadece bulup girebildiği
Ah beni kanatlarımdan vuran o avcılar yok mu
Bir penguen gibi yoluk göğsümü okşayan kanatlarımla
Sıcağın sevginin sevilmenin olmadığı kutuplarda
Bir mikroptan bile yoksul bırakıp dolandırdığı
Buz kesiği kaydıraklarda salıncaklarda oyalandırdığı
Sabahın uğramadığı karanlığın görülmediği o akşamlarda
Bir an çocukluğum diyorum
Çocukluğum
Düşmeden kaldıran kanatları vurdunuz siz
Bundandır yeryüzünde bu kadar çok duruşum
Oysaki karışmak vardı çocuklara
Kirlenmek çamurun içinde
Karın soğuğuyla sızlanmak vardı
Bir daldan tutunup yapraklarla yalpalayarak
Düşmek vardı düş görmemiş ülkelere
Kayıt Tarihi : 6.10.2018 16:38:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bir nebzede olsa kendi haline bırakılmalı çocuklar düşerken kalkmasını kalkarken mutlu olmayı bilmesi lazım.
![Mücahit Karaçınar](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/10/06/cocuklugum-340.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!