Zeynep Nilgün Gökçeöz - Çocuklarımızın D ...

Zeynep Nilgün Gökçeöz
339

ŞİİR


45

TAKİPÇİ

Dün akşam televizyonda Çocuk Esirgeme Kurumunda yavrularımıza yapılan vahşeti seyrederken önce ana, sonra kadın ve insan kimliğimle yüreğimin derinliklerinde duyduğum sızıyı anlatacak kelime bulamıyorum. Bunu yapan insanlarda MERHAMET, VİCDAN ve ALLAH KORKUSU olmadığına karar verdim. Bunları insan diye adlandırmamızın bile mümkün olmadığını gördüm. Ekranda gösterilen acımasızlığı seyretmeye dayanamadım. Çocukların çığlıkları, korku dolu gözleri ve ağlarken anne diye ağlamaları beni yıktı desem abartmış olmam. Saatlerce gözyaşım dinmedi. İsyan etti yüreğimle bedenim o küçücük yavruların yerine. Sanki suçlu ben gibi bakamam inanın onların gözlerine.

Bilmiyorum içinizde hiç Çocuk Esirgeme Kurumuna giden oldu mu. Ben yıllarca bu kurumu ziyaret ettim ve çocuklarla birebir beraberliğim oldu. Boş zamanlarımda onların fiziki ve manevi ihtiyaçlarını gidermeye çalıştım. Arada oradaki çocukları evime misafir ederdim. Hafta sonları bir çocuğu evime getirir (özel izinle) ihtiyaçlarını giderir banyosunu yaptırıp sonra tekrar yuvasına geri götürürdüm. Sonradan fark ettim ki bu yaptığım çocuklara iyilikten çok zarar veriyor. Çünkü gelip ev ortamını görüyorlar, evin çocuklarını izliyorlar yani sihirli değnekle bir gecelik pembe bir rüya yaşayıp yine sihirli değnekle bu rüyadan uyanıyorlar.

Bu sebeplerden ötürü, mutsuzluklarına mutsuzluk katmamak için bunu yapmamaya karar verdim ve sadece yuvaya ziyaretimle onları sevindirmeye devam ettim. Oraya gittiğiniz zaman onların size koşmasını, sizi hasretle karşılamasını bir görseniz içiniz burkulur ve onların kaderine siz üzülürsünüz kendi kaderiniz gibi. Koşar gelirler ve size anne diye seslenirler..Eteklerinize yapışırlar, gideceksiniz diye korkup yanınızdan ayrılmak istemezler. Hatta elinizi hiç bırakmazlar. Oradan ayrılırken beni bırakma diye ağlarlar. İşte o anlarda her şeyin suçlusunu kendiniz gibi görürsünüz. Kendi çocuklarınızla kıyaslarsınız. Acaba bu yavrularında anası babası olsa nasıl olurlardı diye düşünürsünüz. Fakat çocukların gözlerine her baktığınızda onlarda eksik olan şeyi hemen fark edersiniz “SEVGİ”..Çocuklar bu muhteşem duygunun gölgesine bile sığınamadan büyürler ve hayatın acımasız perdelerinden birinde başarabildikleri kadar sağlıklı ruh halleriyle rollerine devam ederler.. Şunu hiç unutmazlar “Hayat Acımasızdır”.. Sevgi gördükleri zaman şaşırırlar bunu yüreklerine sığdırmak için çok çaba harcarlar.. En büyük susuzlukları olan sevgiyi çöllerde aramaya devam ederler.

Evet sevgili arkadaşlarım bu çocukları birazda olsa yakından tanıyan biri olarak tuvalime çizmeye çalıştım. Biz bir ressamız. Boya ve fırça bizim elimizde. Harika resimler çizmek bizim elimizde. Karanlık renkleri aydınlatmak ta bizim elimizde.. Nemi yapabiliriz? Küçücükte olsa muhakkak onlar için yapacaklarımızın olduğuna inanıyorum.. Gidin görün derim öncelikle. Bu duyguları yaşayın birebir ve kararınızı o zaman verin. İnanıyorum ki içinizden, yüreğinizden gelen sesi duyacaksınız ve onların saçlarını sımsıcak ellerinizle okşayacaksınız, gözlerinin yaşlarını yüreğinizin mendiliyle sileceksiniz..

Tamamını Oku