Tayfun Bulut - Çocuk olmak varmış- köyde ...

Tayfun Bulut
521

ŞİİR


1

TAKİPÇİ

Çocukluğum kışları büyük bir kentin sokaklarında kaybolurken yazları köyümüzün uçsuz bucaksız ovalarında dolu dizgin geçerdi,okulların tatil olması ile birlikte soluğu çoğu akrabam olan yaşıtlarımla geçirmek doyumsuz mutluluk verirdi.sabahın erken saatlerinde traktörle tarlada ekin hasatı,öğlenin yakıcı sıcağına rağmen bana mısın dedirtmezdi.hele de dayımızın geç direksiyona diyerek cesaret vermesi,o an komutan edası ile koltuğa bir kuruluşum var ki görmelisiniz.akşama yorgun düşen bedenler çocukça tatlı sohbetlerle yeniden güç bulurdu,birde çok az şeyin satıldığı hemen hemen her şeyin verilip karşılığında şeker sucuğu,renkli lokumlar ve nemlenmiş bisküvilerin alındığı bakkalımız vardı ki,en çok da orada yüzümüz gülerdi.ne tuhaftır ki büyük kentten çıkıp bir köy bakkalında aldığım her yiyecek bana doyumsuz tatlar verirdi.gerçi büyük kentte bir memurun ev hanımı eşi ve altı çocukla yaşam mücadelesi köydekinden daha zor ve çetin geçmekteydi.o zamanlar marketler zinciri yoktu ama mahalle bakkalına veresiye yazdırılırdı.liseye kadar hiç okul harçlığımız olmadı,olduğunda da ya hastaneye tedaviye gelen ve günlerce evimizi pansiyon gibi kullanan akrabalarımızın cebimize sıkıştırdığı minicik harçlıklar yada annemizin babamızın boynumuz bükülmesin diye arada yaptıkları süprizleri olurdu.yinede mutluyduk,her şeyden önemlisi umutluyduk.

Ailemin ekonomik durumu beni fazlasıyla etkilemekteydi,liseyi bitirdiğimde üniversite sınavlarına girmeyerek okuma sırasını ablama verdim,aynı yıl liseyi bitirmiş onun önünü açmak için bu kararı almak gerektiğine inanmıştım,ben çalışacak, kardeşlerimi okutacak, babama destek olacaktım. erkek olarak ayaklarımın üstünde durabilir her işte çalışabilirdim.bacılarımın okuması öncelikliydi,el oğluna boyun bükmemeli,başı dik seçici olmalıydılar.kardeşlerimden biri üniversite diğerleri lise ve ortaokulda okuyorlardı.tek maaşla olacak iş değildi,ev kira, bakkal veresiye,bırak harçlığı yiyecek tüp de dahil her şey karaborsaydı,hangi işi bulsam çalışıyor kazandığım haftalıkları anneme veriyordum.eve ellerim dolu olarak gitmek bana çocukluğumda köy bakkalından alabildiğim yiyecekler kadar haz veriyordu.

Şimdi kırklı yaşlardayım,bir oğlum var onun için çabalıyorum.babamı düşündüğümde çok yol kat ettiğimin farkındayım,mega marketlerden her istediğimizi alıyoruz almasına da ne çocukluğumun köy bakkalından alınanlar kadar nede gençliğimde cebimize sıkıştırılan harçlıklar kadar tat vermiyor. Ben; zor şartlara rağmen kentler arasına sıkışmış çocukluğumu, ve içinde babamızın olduğu çocukça umutlarımızı özlüyorum.

13/07/2008

Tamamını Oku