Gecenin koynundan fırlayıp çıksın diye beklenir şafaklar,
Bir kızıl ata binip gelir, sağrısında sancılı düş kırıkları,
Yarınların ümitleri ipotekli, sabahın ışıkları gibi karanlığa,
Red türkülerinin olmazlar ezgisidir iki çocuğun ıslıkları.
Aklın köşelerinde tükenmez çareler üreten çile yumakları,
İki ters bir yüz, ilmekler atan sevdalı iki yaşam cambazı,
Beni bu eylül öldürecek
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.
Devamını Oku
Bir aşk kadar zehirli,bir orospu kadar güzel.
Zina yatakları kadar akıcı,terkedilişler kadar hüzünlü.
Sabah serinlikleri; yeni bir aşkın haberlerini getiren
eski yunan ilahelerinin bağbozumu rengi solukları kadar ürpertici.
Öğlen güneşleri; üzüm salkımları kadar sıcak.