Artık eskisi gibi değilim, bir varım bir yokum arası...
İki büklüm, darağacına asılı cümleler, kefen arası...
Bir el vardı selamlarken tutturduğum hatırlarsın belki, kömür karası, cevizlerin içini oyardı, kimi kendisine aitti, kimi başkasına...
Zamanın tavır eder gibi üzerini çizdiği, eski hatıralarda kaldı işte.
Mazi yitik bir hazine.
Baş koyacağım bir dize muhtaçlığım kadar derine gömdüler, içimi oyup.
Artık eskisi gibi değilim, topum patlak, misketlerim kayıp...
Kırılıp dökülen başaklar gibi bir gün sende ezilip çiğneneceksin çocuk.
Ezildim...
Nerden geldiğini bilmediğim bir beşikte sallanırken bulmuştum kendimi, şimdilerde sallanan dünyada.
Bulunmasaydı keşke.
Hayat, kağıt gofret kadar içten değil ve pamuk şekeri kadar pembe...
Elinde acizliğinden başka bir şeyin yokken, seni bu kadar çaresiz kılan nedir çocuk?
Geçip gittin, ezildim.
Artık eskisi gibi değilim, elim varmıyor kağıda, kaleme. Susuyorum...
Kayıt Tarihi : 11.4.2019 09:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!