Çobanın TÜRKÜSÜ Şiiri - Yorumlar

ağam...
şiirdeki tek keyif örseleyen 4. mısralardaki 'ezer'-'böler' gibi cimri kafiyeleriniz. canım biraz kafiyede cömert ol ve zengin tut... pahıllıkla ele bir şey geçmez... başarılar

MÜKEMMEL OLMUŞ ÜSTADIM FAZLA SÖZ FAZLA GELİR TAM PUANLA KUTLUYORUM.SELAM VE SAYGILARIMLA...

Kara koyun yazgısına eş olur
Çıkar yaylalara yücelere taş olur
Her daim gözünde gamlı yaş olur
Kavalla gönlümü dağlar o çoban .... Erdal DURSUN

beni duygulandırdı şiiriniz üstadım yüreğiniz hiç susmasın şen ve esen kalın

Efkarlanır taş dibine yaslanır,
Kaval ile koyunlara seslenir,
Yağmur yağar,çise vurur ıslanır,
Kara klşta bile, güler o çoban,

selam olsun hakkına razı olan kanaatkar çobanlara,selam olsun şiiri yazan güzel yüreğe,kutluyorum kardeş,:)))

Güzel şiir.Pastoral motifler var.
Beğenerek okudum.Kırsalı;oranın bu ağır emekçilerini düşündüm bir an için.
Beğenerek okudum.

Kutlarım.

ÇOBAN

Daha şafak söker sökmez
Çarık çorap çeker çoban
Köyde horoz öter ötmez
Kepeneği giyer çoban.

Soğuk demez, sıcak demez
Gereğinde yemek yemez
Köyde kimseye benzemez
Sürülerin güder çoban.

Dağlarında ovasında
“Akça Kavak Yaylası” nda
Ahırında, tavlasında
Ata binip, sürer çoban.

“Çaylaklı Tepe” ardından
Gün doğarken geçer çoban
Kardan soğuk Yurt Mar’ından
Doyasıya içer çoban

“İnönü’yü, Horata’yı”
Rüyasında görür çoban
Sürülerinin yolunda
Gerekirse, ölür çoban.

Yün eğirir, elde kirman
Ayaklarda kalmaz derman
Dağlar onun, ferman ferman
Türkü söyler, gezer çoban.

Cuma Mâr’ı kırk göz akar
Suyun gözü ordan çıkar
Köy kızları allık takar
Çaktırmadan süzer çoban.

Çoban ki;dağların kurdu
Kim bilir, kaç kurdu vurdu?
Dağlar, onun anayurdu
Çekmez tasa keder çoban
Ne çileler çeker çoban?

Necati OCAkCI- Çakıl Taşları

SENİN ÇOBANLA BENİM ÇOBAN AŞAĞI YUKARI AYNI.
YAPTIĞI İŞLER DE.
KÖY YAŞANTISININ BİR GEREĞİ ÇOBAN.
O OLMAZSA OLMAZLARDAN.
ÇOK GÜZEL İŞLEMİŞSİN.
TEBRİKLERİMLE,
KUTLARIM ÇOBANINI
VE ÇOBANIMSI DUYGULARINI.
SELÂM VE SEVGİLERİMLE.
TAM PUAN.
NECATİ OCAKCI
ANTALYA

kara kışta bile güler o çoban..
hayatın ..kısa .. ve sadece bir ..gülüşten ibaraet olduğunu ..uzak anlamında barındıran..çoban..
geriye ne kalıyor ki.. bir gülüşten başka..
saygılarımla.

İnsanın elindekilerine şükredip açgözlülük yapmaması gerektiğini çok güzel anlatmışsınız kaleminize sağlık Mesut Özbek

Bir yırtık pantolon,dizinde yama,
Dağları taşları, gezer o çoban,
Sofrasında soğan,birde muhlama,
Maziyi süzgeçle,süzer o çoban,

Çorapları sökük,potini delik,
Yine alamamış, bu yıl bayramlık,
Kaybolmuş neşesi,yüreği sönük,
Kalemle dertleri,yazar o çoban,

Dertlerini dağlar ile bölüşür,
Kurtlar ile kuşlar ile gülüşür,
Yaz demeyip,kış demeyip çalışır,
Bir lokma ekmeği,böler o çoban,

Efkarlanır taş dibine yaslanır,
Kaval ile koyunlara seslenir,
Yağmur yağar,çise vurur ıslanır,
Kara klşta bile, güler o çoban,

Zikrettin Karaca


********************************************************
Babamında ömrünün büyük bir kısmı çobanlık ile geçmiş....Orta okul dönemime kadar bende hep beraber gidiyordum..zaten ben orta okula başladığım yıl köyden şehire taşınmıştık...Demem oki bu güzel şiirin beni köydeki çocukluk yıllarıma götürdü Oyıllara ait anılarımı yeniden yaşadım. İnanki o günlerimiz yokluğa yoksulluğa rağmen bu günkü günlerimizden çok daha iyiydi..

Tam puan ile kutluyorum Emeğini o duyarlı güzel yüreğini değerli dost, Zikrettin bey kardeşim..
Kalenin daim olsun...
Saygılarımla..
Hüseyin Çubuk

Çorapları sökük,potini delik,
Yine alamamış, bu yıl bayramlık,
Kaybolmuş neşesi,yüreği sönük,
Kalemle dertleri,yazar o çoban,

tebrikler ustadım.
selam ve saygılarımla.