Bir yırtık pantolon,dizinde yama,
Dağları taşları, gezer o çoban,
Sofrasında soğan,birde mıhlama,
Maziyi süzgeçle,süzer o çoban,
Çorapları sökük,potini delik,
Yine alamamış, bu yıl bayramlık,
Kaybolmuş neşesi,yüreği sönük,
Kalemle dertleri,yazar o çoban,
Dertlerini dağlar ile bölüşür,
Kurtlar ile kuşlar ile gülüşür,
Yaz demeyip,kış demeyip dolaşır,
Bir lokma ekmeği,böler o çoban,
Efkarlanır taş dibine yaslanır,
Kaval ile koyunlara seslenir,
Yağmur yağar,çise vurur ıslanır,
Kara kışta bile, güler o çoban,
***Dost Kalemlerden***
Kara koyun yazgısına eş olur
Çıkar yaylalara yücelere taş olur
Her daim gözünde gamlı yaş olur
Kavalla gönlümü dağlar o çoban.... Erdal DURSUN
O çoban ki, dağlar kokar urbası,
Dertler ve sevgiler doludur tası,
Siler kavalıyla yüreğin pası,
Yârine çiçekler derer o çoban.....Hâlenur Kor
Efkarı büyük bir kuru dala yaşlanır
Çocukluğunu hatırladıkça çoban
Gözleri bak nasıl acıyla yaşlanır
Kimseye belli etmez ağlar o çoban...Filiz Aktaş
Kayıt Tarihi : 9.7.2009 19:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Mesut Özbek
K...U...T...L..U...Y...O...R..U..M
U..U........................................
T.......T...................................
L............L..............................
U.................U.........................
Y.....................Y.....................
O.........................O.................
R.............................R.............
U..................................U........
M......................................M... Eyüp Şahan
TÜM YORUMLAR (68)