Çoban kızı...
Yeşil kırların nadide yıldızı..
Göklerden daha mavi..
Mavi denizden daha derin gözlere sahip..
Kışları bahara çeviren...
Evrenin en güzel yazı..
Sarı saçların ne güzelde yakışırdı,
papatyadan taçlar..
Elinde tuttuğun deynek eşlik ediyordu endamına..
vede yorgun adımlarına...
Her adımda titrerdi bastığın taşlar ve sanki dümdüz ovalara dönerdi gezdiğin dağlar...
Bakışlarında ki gizli kırgınlığa bulutlar dayanamzdı..
Bardaktan boşalırcasına yağardı yağmur..
yazgıdan eser bırakmazdı ıslanma telaşı...
Nede güzel gülerdin..
Çok şey anlatırdın susarak ama kimse anlamzdı...
Dünyam ısınırdı Yüzüne vuran dağ
rüzgarına rağmen...
Buz gibi soğuktun ama ısınırdı içim.. kara demlikte çayı beklercesine..
Büyük hayallerin vardı küçük dünyanda..
Elinde kitap, boynunda asılı duran yazman ile her sabah, kırlara değil umutlara koşardın sanki..
Koşardında arkanda sana tutsak bakışlarımın farkına varmazdın..
farketsen ben bu denli kavrulmazdım..
Ahhh o..
Göklerde parlayan masumiyet yıldızı...
Göğsümde sıkışan sızı..
Sevdadan'da güzel çoban kızı...
not:Devamı olacaktır.
İlyas Gültekin
Kayıt Tarihi : 18.10.2023 18:44:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!