Kalk git çoban dön köyüne.
Sen şehirde yapamazsın.
Koyunları uysal değil.
Bu sürüyü güdemezsin.
Kara çoban dertli çoban.
Hoş bakışlı garip çoban.
Her görüşte içim sızlar.
Gönlümdeki yara çoban.
Git darılma dön köyüne.
Burda döner binbir hille.
Senin gibi birisine.
Yazık olur garip çoban.
Var git çoban dön geriye.
Dağda çiğdem seni bekler.
Beni bırak bu halime.
Koyun kuzu yolun gözler.
Dertli dertli bakma çoban.
Kara gözler sendede var.
Belki birgün kavuşturur.
Git allaha yalvar çoban.
22/6/2009
05447258884
Kayıt Tarihi : 14.9.2010 11:30:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ankaraya kızımın yanına gittiğimde,bir akşam üstü kocatepe caminin yanından,kuğulu park civarına doğru yürüyüşe çıktık.gittiğimiz yol istikametinden kulağıma kaval sesi geliyordu.sesin bulunduğu yere geldiğimde.25 yaş civarında köy kıyafetli bir insanımız.duvar dibine oturmuş kaval çalıyor.başına toplanmış kişilerden bazıları,şimdide bunlar istila etti ankarayı diyordu.önünde ne bir mendil vardı nede göz yaşını silecek bir dost.hüzünlendim,ve bu şiirimi yazdım.besteledim.

TÜM YORUMLAR (2)