Çirkin Kız…
Bilir misin?
Buğulu camlarda resmin kalırda,
Siluetin düşer sarışın bir eylül sabahına….
Çirkin Kız…
Bu kadar güzelliğe bu suskunluk yaraşmıyor.
Eşkin atlar gibi
Yüreğime gelip saplanırken bakışların,
Ben bir Eylül gecesinin kör vaktinde
Çoktan ölmüştüm…
Çirkin Kız…
Ateşler içinde ateş gibi yanmaktayım.
Göğsümün ortasında kanlı bir yürek,
Katı yayların kirişinde,sabırsız bir ok gibi
Seni beklemekteyim…
Adını yazdım,
Kavruk çöllerden sordum.
Karlı dağlardan,ırmaklardan,
Analardan,babalardan
Bulutlara değen sevdanın kanatlarından
Düşer yağmurlar.
Düşen yağmurlardan sordum.
Nedendir bu suskunluğun?
Bu kadar güzelliğe bu suskunluk yaraşmıyor Çirkin Kız.
Bir cemre gibi düştün yüreğime
Kah üşüdüm,
Kah estim,
Kah yağdım.
Netsem,neylesem,benim umudum – dileğim?
Bırak bırak artık sensiz öleyim…
Çirkin Kız
… Ve kapasam gözlerimi sana,
Yorgan etsem üstüme yalnızlığı.
Seni uzatır mısın bana?
İşte bu duygular bir şair saflığı….
Kayıt Tarihi : 11.12.2012 17:40:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Mustafa Şimşek 1](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/12/11/cirkin-kiz2.jpg)
TÜM YORUMLAR (1)