Dün gene köşe başı tezgahının önünden geçtim.
Çingenem yoktu.
Terkedilmiş tezgahın çürümüş tahtaları ortalarından kopup kırılmak üzereydi.
Elim çantamdaki ilaca uzandı. Garip bir hesaplaşmaydı bu…
Yaklaşık bir yıl kadar önce onunla göz temasımın anlamlanışını hiç unutamıyorum.
Yoğun, telaşlı, heyecanlı, dolu dolu geçmiş bir gecenin sabahında işe gitmiş orada epey yorulduktan sonra eve uğramış ve ardından da yürüyüşe çıkmıştım ki öbek öbek papatyaların arasında; demet bağlayan kirli, bakımsız, kırışık, karaya yakın esmer elleri ile yıllardır ışıklı kavşağın köşesinde kımıldanan çingeneye doğru sürükledi beni adımlarım.
Arkada bıraktığım gecenin büyüsüne kapılmışlığımla bir büyük demet papatya aldım.
Âlâyiş-i dünyâdan el çekmege niyyet var
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var
Devamını Oku
Yakında adem dirler bir şehre azîmet var
Uçdı bu fezâlardan mürg-ı dil-i nâlânım
Ârâm idemez oldum efkâr-ı seyâhat var