Ey Çingene kızı,
Rüzgar saçına esmesin
Çiçekler kıskansın,
Kokun dağılmasın
Kirazlarında al şerbet olsun
Dalgalanmasın saçların
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
şiire konu olmak güzel
konu olanı şiirleştirmek en güzeli.
yok olmadan ölmeyi başarmak bu olsa gerek.
Kutluyorum. yüreğinize sağlık.
Varolun
Teşekkürler....
Tebrik ederim hocam saygılar
Bilmukabele hocam
Varolun
Yitirilenler adına hüzün doluydu dizeler hele ki sevdiğimizse daha da büyür acısı her geçen gün ölüm ne ki bir sonraki adımda kavuşmaksa
Kutlarım Sayın Duru
Anlayışlı yüreğiniz varolsun
Teşekkürler azize.
Yüreğinize emeğinize sağlık dost. Yine değerli kaleminizden güzel bir şiir okudum. Bütün canlılar ölümsüz olan ölüme koşmaktadır aslında. Tutumayan zaman, durdurulamayan vakit. Ölümsüz olan ölümgibi, ölümlü olan bedenden ölümsüzlüğe erişir ruhlar. İşte fani dünyanın cilveleri oyalıyor bizleri . Kaleminiz daim olsun. Selamlar
Anlaşılmak güzel duygu
Tam da dediklerinizi anlatmak istedim.
Ölümsüzlük, sadece ölüme mahsus gibi davranır.
Dünya bizi oylanıyor o kadar.
Varolun Üstadım.
Teşekkürler.
insan hayatında yaşanmışlıklar olmasaydı değerler farklı olurdu
ölüm her insanın kendi başına ve en sevdiklerinin başına gelen en önemli yaşanmışlık
bu yüzden ölümle ilgili şiirler hep içimizi yakar
güzeldi tebrikler efendim
Teşekkür ederim
Sağol varol
"Madem ölüm öldürülmüyor ve
kabir kapanmıyor ve dünya
misafirhanesinde yolcular gayet
sürat ve telâşla, kafile kafile
arkasında toprak arkasına girip
kayboluyorlar; elbette pek yakında
birbirimizden ayrılacağız.
Her nefis mutlaka ölümü tadacaktır.
Biz sizi, gerçek değerinizi ortaya
çıkarmak için şerle de hayırla da
imtihan ediyoruz. Sonunda zâten
bize döneceksiniz..
HANGİ UNSURDAN OLURSA OLSUN
KURTULUŞ YOK DEMEK Kİ.
ÜSTAD TEBRİKLER
Bir ölüm ölümsüzdür.
Her şey sonludur.
Ayet de yerinde olmuş.
Ellerinizden öperim Usta
Yüreğinize sağlık Ömer hocam. selâm ve saygılarımla
Sayın Yıldırım
Varolun.
Teşekkür ederim
Harika yazılmış bir şiirdi kutluyorum tebrikler üstâdım.
Selamlar ve saygılarımla.
Varolun Üstadım
Sağolun.
Yine güzel bir şiir kutlarım saygı ve selamlar efendim esen kalın
Teşekkürler üstat
Varolun
Sağolun azize
Güzel olmuş.
Tebrikler. Selamlar Üstad.
Bilmukabele.
Varolun azizim
Bu şiir ile ilgili 10 tane yorum bulunmakta