Bembeyazdı saçları, ya ağarmış, ya kardı
Eskiden pire için yorganını yakardı
Elleri göğe açık af dileyip yakardı
Yaş kemale erince uslanmış delikanlı
Ne yaman bir çocuktu, söz dinlemez, yaramaz
Şimdi sitem ediyor "sanmayın ki yaram az"
Aşk yarası besbelli merhem işe yaramaz
Yorgun düşmüş, her taşa yaslanmış delikanlı
Demiş; yok bu yarışta benden fazla oy alan
Dünya oyun sahnesi biraz da sen oyalan
Belki de hep içini kemiriyor o yalan...
Yeri göğü titreten Aslan'mış delikanlı!
Aşk deyince uçardı, şimdi kırık kanadı
Yüreği nasır tutmuş, gör ki nasıl kanadı
Al görse ürperirken şimdilerde kan adı
Kızılcık suyu ile soslanmış delikanlı
Der ki; ben bir peteğim, gamla dolu gözlerim
Gelenim olmasa da her gün yolu gözlerim
Hayat boş geldi geçti ağlar sulu gözlerim
Gözlerinin neminde puslanmış delikanlı
Zamanın tekrarı yok, var mıdır bir gün eşi
Bir an hataya düşmüş, terketmiş o gün eşi
Gönül gözü kapanmış görmez olmuş güneşi
Gündüz zindanlarında paslanmış delikanlı
Alibaba boş demez, sözlerini kar eyle
Her çizgi yarım kalmış, uyuşmuyor kareyle
Çözülsün gönlündeki buzlarını kar eyle
Kutup yağmurlarında ıslanmış delikanlı
Osman Ali Ünal
Kayıt Tarihi : 3.3.2019 13:58:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!