Elim,
Görmüyorsa ferli gözlerim, tutmuyorsa artık güçlü elim,
Dökülmüşse dişlerim, bükülmüşse belim,
Demek ki şatafatlı fani dünya hayatım olmuştur elim.
Yor!
Irgatın olayım gönül tarlanda beni yor!
Sevda sürmeli gözlerimle dalayım şirin uykuya,
Gördüğüm rüyaları anlatayım nasıl yoruyorsan yor!
Savaş,
İnsanlığı perperişan eder savaş.
Sevdalıyım diyorsan,
Çık er meydanına sevdayı bilmeyenlerle savaş!
Arın,
Yorulmuş bal yapmıyor artık arın,
Tutun bir an önce şanı yüce Allah’ın ipine!
Nedamet gözyaşlarınla günahlarından arın!
Sürün,
Yorulmuş melemiyor sürün.
Seviyorsan canı gönülden,
Yarin ten kokusunu sürün!
Biner,
Yar dediğin aşkın atına biner!
Emrolunduğun gibi yaşarsan,
Çoğalır dostların yüzer biner!
Al,
Yarin yanakları olmuş al al.
Meftun ise yarin sevdalı gözlerine,
Birbirinden kıymetli hediyeler al.
Ak,
Pınar ol gönül tarlama ak!
Yare olan firakım uzun sürerse,
Saçlarıma düşer birer birer ak.
Asma,
Sevdanın darağacında beni asma!
Salkımlarca üzüm verir!
Yar ile birlikte, can suyunu verdiğimiz asma.
Yol,
Sevmiyorsa yârin seni, saçın başın yol!
Sevgilinin bir anlık yokluğunda,
Visal kapılarına gider her yol.
Yaradır,
Sitemlerim sadece yaradır.
Beni yaşarken diri diri öldüren,
Sevdalı gönlümdeki yaradır.
Dilim,
Sevdamı anlatmaktan yoruldu dilim.
Aşk ve şevkle oturdum aşkın sofrasına,
Sevdanın meyhoş elmasını yedim dilim dilim.
30/Ocak/2015
Kayıt Tarihi : 18.3.2015 13:39:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!