-Bir insanın yetenekli olup olmadığını anlamak için zekasını nasıl kullandığına bakınız.
-İnsanlar yaşlandıça zeka seviyelerinde bir düşüşün olduğu bilimin ispatladığı tartışmasız bir gerçek,o halde gençlerin ve çocukların düşüncelerine de saygı gösterelim,onlara verebileceğimiz tek şey tecrübelerimizdir,çoğu zaman belki yardımımız da gerekmeyebilir,yalnız şunu söylemeyi asla unutmayalım.Tek dostlarının ve aynı zamanda rakiplerinin zaman olduğunu ve onu iyi tanımaları gerektiğini,örnek isterlerse kendinizi gösterin ama yine bırakın onlar değerlendirsin,siz değil.
-Geçmiş zaman yazar ve şairlerini bir kaç sözle anlatmamı isteseler anlatamam.Çünkü onlar; o güzel sözcüklerin,güzelliklerin hepsini öylesine ustalıkla kullanmışlar ki,bana kendilerini anlatmama olanak tanıyacak söz bırakmadıklarını görüyorum.
-İnsanları birbirine bağlayan dostluk duygusu mu yoksa yalnızlık korkusu mu? Görünen o ki yalnızlık da insanlar kadar dostluğa muhtaç.
-Yaptığınız her işte bir neden-sonuç ilişkisini aradığınız takdirde başarılı olursunuz.
-Tanıdığınızı zannettiğiniz kişinin kendini tanımakta zorlandığını görmek sizin içinizi acıtır.
-Bir müzisyen için; notaların,bir şair,yazar için; dizelerin,sözcüklerin,bir ressam için de; hayallerin tükenmesi acı bir olay.Ama daha da acısı; bizlerin,onlarsız bir dünyada yaşadığımızı zannetmemiz olacaktır.
-Cahile laf anlatmak azgın bir ata gem vurmaya benzer.
-Toplumsal düşünce anlayışın,bireysel düşünce bencilliğin temel taşıdır.
-Hiç bir canlı ecelinden daha hızlı hareket edemez.
-Bireyleri sorumluluklarının bilincinde olmayan toplumlar binayı inşaya çatıdan başlarlar...
-Tek gözlülerin egemen olduğu bir ülkede; özgürlük,adalet ve eşitlik duygularının görmeyen gözlerinin tarafında yer alması garip ama kuvvetle olası bir tecellidir.
-İnsanoğlunun en değerli varlığı olan akıllarını olumlu yönde kullanmalarını sağlamak görevini Tanrı öğretmenlere bahşetmiştir.
-Bayanlar yaşlarını söylemez derler fakat biz bu şartlanmışlıktan kurtulup hiç sorduk mu?
-Sevgi mi? bana annemi hatırlatıyor.
-Sabrımın zamana karşı galibiyetini görmek en büyük mutluluğum olacak.
-Bir doktor hiç hasta olmamış mıdır,ya da bir öğretmen öğrenci! Bu yüzden bir mühendis olarak işimin işçisi olmak istiyor ve bununla övünüyorum.
-Güzel bir bayan iyi hazırlanmış bir kokteyl gibidir,farkında olmadan çarpar.
-Evliliğin simgesi her ne kadar sevgi gibi görünüyorsa da anlayışın çok daha önemli bir yer tuttuğu asla unutulmamalıdır.Anlayışın sınırlanabilen bir kavram olması sevginin hep söylenen sonsuzluğu yanında bir noktada her iki tarafında benliklerinden taviz vermesine müsade etmeyecektir.
-Ne tuhaf bir şey şu umut; Tanrının sadece bu dünyaya tohumlarını serptiği,herkesin sahip olmak istediği,
ancak insanların çoğaldıkça üzerine basıp çiğneyerek boy atıp filizlenmesine izin vermediği uzaklardaki erişilmeyen bir yıldız gibi..
-İnsan diktiği bir fidanın büyümesini izlerken tattığı zevki,sonsuz heyecanı her geçen yılda da tatmasını bilmeli..
-Badirelerle dolu bir yolda karşıya geçebilmek için sırtınızı korkmadan dönebileceğiniz bir dosttan daha sağlam bir köprü bulamazsınız.
-İnsan arkadaş seçmek zorunda kaldığı zaman onda iyi niyet ve gerçekcilik koşullarını ararsa emin olunuz ki,bulduğu ruh sağlığı yerinde bir kişidir.
-Günahsız olan tek varlığın çocuklar olduğunu bildiğimize göre,kötülüğün içimizde sonradan doğup yeşerdiğini kabul etmemek kadar saçma bir şey olamaz.
-Zaman iyi bir arkadaştır ne yazık ki bekletilmekten hiç hoşlanmaz.
-Ne çok iyi,ne çok kötü olun.Ne kadar iyi olursanız o kadar çok dalkavuk,ne kadar kötü olursanız o kadar çok düşman kazanırsınız.Ama en azından bir parça insan olun hiç değilse dost kazanırsınız.
-İnsanla,insanlık arasındaki dava belki de tarihin en uzun süren davasıdır.Ne yazık ki tanık bulunamadığından bir türlü sonuçlanamıyor.
-Alışılmışlığı aşabilmek insanı korkaklıktan kurtarır.
-Hayattan öğrendiğim en güzel iki şeydir; Kendimi bilmek ve haddimi
bilmek...
-Büyüyünce ne olmak istiyorsun diye sormayın,dürüst olmak istiyorum.
-Söz kırılgandır samimiyet ister.
-Söz namussuzların dilinden düşerse insana zül namusluların dilinden düşerse takip edilecek yol olur.
-Umut dolu memelerini sağdıkça gecelerin,
ana sütü kadar tatlı dizeler büyütür aydınlık bir günü…
-Alkışı haketmeyen tek kişilik bir oyun,yalnızlık...
-Taşı toprağı altın diyerek oluşan büyük göçlerle sıkıntılarla dolu
yaşamlar biriktirerek metropol adı altında büyük metroköyler yarattık.
-Sevdiğinizin sıkıntılı anında yanında yer alamıyorsanız,onun
hayatındaki yerinizi sorgulayın..
-Her veda biraz hoyrattır,hem gidende hem de kalanda iz bırakır..
-Her hayat bir şair çıkarmaz belki ama her hayatın içinden bir şiir
çıkacağı kesindir..
-Hayat olanca ağırlığıyla üzerlerine devrilmişken şairin iki devrik cümlesine bahane arayanlar,karanlıkta kaldıklarında Edison’un ruhunu nasıl şad ediyorlarsa yıllar sonra eminim o şairin ruhunu da şad edeceklerdir..
-Şayet korkularınızın sınırı dilinizin ucundaki kelimelere kadar dayanmışsa gerçekten özgür değilsiniz demektir...
-Körlerin ülkesinde tek gözlü kral olur demişsin,doğru da söylemişsin Erasmus ama biz sadece kör olsak iyi,aynı zamanda duymuyoruz sağırız da ve unutmadan konuşmuyoruz da artık anlayacağın üç maymunu oynuyoruz uzun zamandır..
-Kimse diktatör olarak doğmaz ama yersiz övgüler diktatörleri doğurur...
-Hiçbir karanlık aydınlanma çağında karanlığa gömülmüş bir düşünce kadar tehlikeli ve ürkütücü olamaz.
-Cehaletin kol gezdiği ülkelerde akıl her zaman kısa çöpü çeker…
-Esmer yağmurlar yağmaya başlamışsa bir ülkeye,arkasından gökkuşağının çıkmasını ümit etmek ve o topraklarda onurun büyümesini beklemek hayalcilikten öteye gitmez..
-Diktatörlük ve liderlik tıpkı delilik ve dahilik gibidir..
-Kötü olan hata yapmak değil;
Bu hatalar ve onların doğurduğu acılardan ders almak yerine bu işi gelecek nesillere bırakmayı sorunun bir çözümü olarak görmeyi
tercih etmek.
-Hayat her geceyarısı ömrünüzden bir günü çalan iflah olmaz bir hırsızdır..
-Tanrı’nın varlığını kendi içinde değilde başkalarının davranışlarında arayıp sorgulayan çarpıcı bir günahkardır.
-İçimde bir telaş koşuşturmakta geç kalmamak için,
aydınlık günler uğruna.
-Demokrasi bir beşik gibidir,huzur ya da korku onu sallayan ellere bağlıdır.
-Adaletin sarnıcında yeteri kadar su kalmamışsa onu gözyaşlarının dolduracağından hiç şüpheniz olmasın.
-Ciddiyet asık suratlı bir insan profili yaratmak değildir,insan gülümseyerek de ciddi bir duruş sergileyebilir.
-Bıraktıkları kederleri saymazsak ölümler ne çok şey alıp götürüyor hayatımızdan.
-Şairlerdir,ayağı aksak gecenin yol arkadaşı.
-Vücudunuzun zincire vurulmasıyla esaret altına girmeniz hiçbir şeydir ama düşünceleriniz zincire vurularak esaret altına girdiyseniz bu çok şeydir.
-Kanıksanmış hallerden oturduğun yerden memleketi kurtarmak,hele iki kadehte içildi mi ahkam kesmeler başlar iyi hoş da sormazlar mı insana burnunun ucunu zor görüyorken memleketin ahvalini görmeyi nasıl beceriyorsun diye…
-Tanrı’nın doğru yönde kullanmaları için insanlara bahşettiği
aklı bazı insanların kaybedeceklerini düşünmeden akıl verme sevdasına düşmelerine şaşırmamak elde değil.
-Adaletin olmadığı yerde demokrasiden,demokrasinin
olmadığı yerde insanlıktan,insanlığın olmadığı yerde
insan haklarından söz edilemez.
-İnsanların gerçek niyetini güçsüz oldukları anda değil gücü ellerine geçirdikleri andaki davranışlarından anlarsınız…
-Geri kalmış ülkelerde emperyalist yaklaşımın temel öğretisi; O ana kadar doğru bildiklerinizin yanlış,yanlış bildiklerinizin doğru,iyi bildiklerinizin kötü,kötü bildiklerinizin iyi olduğu felsefesi üzerinedir ve bunu reform diye yuttururlar.
-Öngörüsü olmayan insanın hoşgörüsü de olamaz..
-Gelecek ve geniş zamanlar size kalsın, şimdiki zaman kipindeki sevgiyi dostlarınıza bırakın..
-Bütün ışıklar söndürülmüş olsa bile,sen aklının ve yüreğinin aydınlığına güven,korkmadan ilerle.
-Kalem tutan ellerle nasır tutan ellerin birbirine sımsıkı kenetlenmesidir,direnmenin bahşettiği en güzel bahtiyarlık
-Yıllardır beklenen bir sevgili misali bazen bir sözcük apansız çıkıverir karşına ve kıvılcımı çakar cesaretsiz zannettiğin yüreğinde, ''diren'' gibi..
-Her şey karaborsaya düşüp yok olabilir böyle bir dünyada, kıtlıktan nasibini almayan bir tek şey kalır geriye çokça;
Acı..
Kayıt Tarihi : 8.2.2013 16:26:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)