Memleket;
ah! Memleket.
Memleket denince,
buğlanır gözlerim.
Bir kuşkonmaz edasıyla.
Efil, efil efilder,
Çırpınır; deli yüreğim.
Hasretlik bir yandan,
zorluk bir yandan,
Paçadan çekiştirir.
Darlık bir yandan.
Nasılda özledim, nasıl,
Bilemezseniz!
Bir bardak çayını Çınar altının.
Hani şöyle candan birkaç dost ile!
Dostlar, dostluklar,
anlarsınız ya.
Çay mı?
Çay bahane.
Aslolan!
Dostlar, dostluklar.
Kaldı mı bilmem?
Halâ o güzellikler,
o dostluklar.
Kahveci hey!
Buyur emmim.
Buyuranın çok olsun yiyenim!
Bakıver emmin ne içecek miş.
Çay getiriver tosunum.
Çınar altında başka ne içilir ulen?
Tamam emmim.
Buyurun çaylarr.
Ee annadın gari,
ne var ne yok görüşmeyeli?
Ne anladalım be ne olsun?
Eski hamam eski tas,
Aynı bildiğin gibi bizim buralar.
Ulen heç mi değişmez bu memleketin gaderi?
Her gelen gideni aratcek mi böyle?
Ah! Be bizim oğlan; ah!
Ne sen sor, nede ben annaden.
Değişmez gardeşim bu memlekette,
Gafalar değişmedikçe, gader değişir mi heç?
Ahmet getmiş, Mehmet gelmiş,
Ne fark etcek?
Allah’tan korkan,
Kuldan utanan,
Kul hakkına riayet eden gelmedikten sonra!
Her gelen kendi cukkasının derdinde,
Milleti düşünen kim?
Doğru dersin bizim oğlan, doğru dersin,
Amma ve lakin aydan mı gelcek ulen o dediklerin?
Biz ne isek başımıza gelenler de o.
Vallaha gardeşim ayı, günü bilmem ben,
Bir yerlerde bir yanlış var!
Kim ne derse desin!
Bir yerlerde bir yanlış var.
Ozan:şerefim:Şerafettin YILDIZ
Şerafettin YıldızKayıt Tarihi : 23.5.2010 22:15:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

TÜM YORUMLAR (1)