Kırda çimen kokusu geliyor burnuma,
Yeni uyanmış çiçek kokusu.
Semaverde çay,
Sepette su böreği, meyva suyu, ay çöreği, çekirdek kokusu.
Dayadığım sırtım ağaç,
Tepemde kuş sesleri,
Çimende çocuk sesleri, cıvıl cıvıl.
Karşımda bir otlak,
Otlakta otlanan keçilerin kokusu geliyor burnuma,
Yeni doğmuş oğlakların sesleri,
Saçlarımda hafif hafif esen bir yel,
Hava da uğultusu,
Yaprakta hışırtısı,
Su da güneşin ışıltısı.
Elim yüzüm karınca istilası,
Tenimde kaşıntısı.
Sanki sallanıyor dünya, hasırdan bir hamak,
Durmuş zaman,
Uzanmışım.
Yeni uyanmışım uykundan.
İçimde uçsuz bucaksız yaşamak sevinci.
Söyle bana sevgilim,
Şehirde bunların hangisi var?
Söyle bana.
Şehirde kuru bir gürültü, iktidar kavgası,
Ağızlarında lağım kokusu,
Bir koşuşturmaca sokakta,
Durakta sigara dumanı,
Otobüste itiş kakış, ter kokusu, yer kavgası,
Ocakta boş tencere, iş telaşı, gelecek kaygısı,
Caddeleri bir kalabalık ki sorma.
Sanki her şey gül gülistan.
Kafe de kulüpte çalgısı, çengisi,
Televizyonlar hipnotize aleti,
Herşey yolunda algısı,
Bir kölelik imarı,
Bir beşeriyet aczi,
Zaten ayrı yazılıyor varoşların yazgısı,
Evleri kümes gibi,
İnsanları kümes hayvanı,
Okulları poligon sanki,
Çocuklar yarışa hazır at gibi,
Eksik edilmiyor hiçbirinin de tımarı.
Fabrikalar soğuk hava deposu,
İşçileri it gibi,
Bini bir tane,
Biri bin tane,
Dergahlar tımarhane.
Dervişleri kadın düşkünü,
Kadınları şiddet mağduru.
Tabutlar dolusu şehit cenazesi,
Stadlar dolusu akıl hastası,
Rıhtımda çamur tortusu,
Evler akvaryum, akvaryumlar balık dolu.
Fikir yoksunu ruhsuz bir kalabalık.
Benimse kırda çimen kokusu geliyor burnuma,
Çiçek kokusu, çay kokusu.
Yol kenarında durmadan akan bir çeşme,
Buz gibi bir su, mis gibi toprak kokusu.
Yeni uyanmışım uykudan.
Kulağımda kuş sesleri.
Bir de sen gelsen sevgilim,
Bir de sen.
Bekir Dalkıç
Kayıt Tarihi : 27.3.2019 14:04:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!