Bilir misin gece ayazında durmak nedir,
Baykuşun ötüşünü duymak
Olanca uğursuzluk
Demi yarım kalmış soğuk çay,
Elimi saran küçücük bir kaşık
Bitmez nöbetleri sigaraların
Son dumanda teskere alır yeniden biri
Loş ortamda yüzüme vurur aynalar
Ah! ! sensizlik
Gülüşünün değişilmezliği,
Aglamalarını duyuyorum ümitlerimin
İnan bir efsane gibiyim
Oltu taşından medet ummakta
Titreyişinde her gitar telinin
Seni çağırmakta olan
Dedim ya efsane bu..
Hem de üstelik hiç bilmeden
Heceler üstüne kurduğum eğik bir yapı
Kimse bilemez yıkılıp yıkılmayacağını
Ne zaman tükenecek sıfırların üstünlüğü
Duvarlar gülecek m i odamda
Bak bu bahar kokusu
Ağrı dağında açmış bir papatya
haberi olmadan arının
Saçına taçlar yapsaydım papatyalardan
Unutuldu fallar çiçekler açınca
Birde gece sefası açtı
Begonya üşürken ayazında gecenin.
Duyuyor gibiyim seni
Ellerin sıcak
ISıtmışsın taze duygularla,besbelli
Oysa ben hala kışı yaşıyorum
yalnız bir tutam bahar mutluluğu istedigim
Öyle ki ayazında durabiliyorum artık gecenin
Çayımı ısıttım yaniden
gelecek günlerin buharını soluyorum
Odamda duvarlar ağlıyor bu doğru ama
Sen ağlama bana
aglama çilingir sevdam
sakın
Aglama
Kayıt Tarihi : 31.7.2006 14:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Birine aşık olmuşsunuz,o bundan habersiz Platoniksiniz yanii Sonra onun da bundan haberi oldu Peki sonumuz ne oldu? Son hiç yok,hiç olmadı.. Sevgilerimle 1992,Şubat 23 /İzmir-Buca
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!