ÇILGIN ERGUVANLAR
"Bir zamanlar aşkın sürgün yeriydi, erguvan şehri Bursa"
Bürümüş İstanbul’u
Çılgın erguvanların cakası
Bürünmüş eflatun şala
Sevgilimsin , kim olduğunu düşünmeye vaktin yok,yapacak
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden
Devamını Oku
işleri düşünmekten
Kalabalığın içinde kalabalıktan biri
Gecenin içinde bir yıldız, yitip gitmiş çocukluk gibi
Sevgilimsin,ak dişlerini öpüyorum, aralarında bir mısra gizli
Dün geceki tamamlanmamış sevişmeden
Başarılar, sevgiler... Gerçekten renklerin dili yaşamın etkinliğini yücelten, doğayı konuşturabilen, insan ruhunu coşkuyla, sevgiyle dolduran güzelliklerle doludur. Kolay olmasa gerek bir erguvan ağacının mor - lila çiçekleri karşısında ona hayran kalmamak. İstenbul'un dnyada bilinen bir adı da 'Erguvanlar Şehri' olarak geçer. Çünkü Akdeniz bölgesinin dağlarında yetişen erguvan ağacını ilk kez şehre taşıyan ve süs ağacı olarak kullanan Bizanslılar ve onlardan sonra da Osmanlılar olmuştur... Kutluyorum^...+..+
Edebiyatçı bir arkadaşımın renkler hakkında söylediklerini hatırlattı bu şiir. Mor hayranıydı. Morcivete bayılırım derdi. Mor olsun da, nasıl olursa olsun. Nedense beni benden alıp götürüyor, koparıyor ruhumu, derdi.
Erguvana dönen İstanbul'un iki yakası. Boğaz denince aklıma öncelikle İstanbul geliyor. Başka türlü boğaz geri planda kalır.
Belki mor fularlar, yemeniler, yazmalar takmış birinin gözlerinde menekşe rengine dönüşmesi de etkileyebilir insanı. Bu ihtimal dışı. Belki biraz benim hayali olur.
İstanbul'un iki yakası demiştik. Şu köprüler de olmasa bu iki yaka bir araya hiç gelmeyecekti tabii.
Bütün ağaçların erguvana dönmüş güzelim renkleri kaplamış iki yakayı. Uzaktan bakınca sanki iç içe geçmiş, kaynaşmış boğaz manzarasını görmek de mümkün.
Ne gariptir ki, sevda gömleği giyilmiş olmasına rağmen kavuşmamış bu gömleğin iki yakası.
Şimdi ne desem ki?
Allah kavuştursun desem...
Allah gönüllerde ne yeşeriyorsa onlara dal yaprak, meyve versin...
Sevgi ve saygı rüzgârları esenliğiniz olsun.
Dostça ve sağlıcakla...
'GERÇEK DOSTLAR BİRLİĞİ'
iNCİ HANIM,
ŞİMDİLERDE, BOĞAZIN İKİ YAKASI BİR ARAYA GETİRİLDİ AMA, SIRTLARDA NE O CANIM ERGUVANLAR, NE DE İSTANBUL ZERAFETİ KALDI...
ŞİİRİNİZ, GERÇEKTEN ÇOK GÜZELDİ. BEĞENİYLE OKUDUM.
GÖNÜLDEN KUTLUYORUM SİZİ EFENDİM, SEVGİ VE SAYGIMLA,
Ünal Beşkese
Tarihte Türk Kadın Şairleri ile ilgili kitap çalışmamda İstanbul'a sürgün gelen bir Azeri kadın şaire Erguvanların rengi için İstanbul Moru diye yazmıştı. Ne zaman erguvan sözcüğünü okusam ya da bir erguvan görsem hep İstanbul Morunu anımsarım. Şiirinizin final bölümü enfesti. Güzel şiirinizi gönülden tebrik ediyorum.Saygımla,
Sevgi dolu yürek sesiniz güzel şeyler yansıtıyor dizelere. Paylaşımınızı ve kaleminizi kutluyorum. .+.+. Saygı ve sevgi ile kalın.
Hikmet YURDAER
Mükemmel......
Kişi, duygularına özdeş tutar doğanın kimi güzelliklerine. Bu bazen 'gökkuşağıdır' hislerinin yağmurundan sonra.. Bazen bir denizdir düşlerinin enginliği kadar...
Değerli Şaire Erguvanlara duymuş benzer bir yakınlığı... Hele İstanbul'u İstanbul yapan o erguvanlar ise, bambaşka bir özdeşliktir yaşatılan..
Kutluyorum şiiri ve değerli şaireyi...
Tam da İstanbul'un, boğaziçinin rengidir erguvan rengi.
Bırakın gelmesin bu mevsimde sevda gömleğinin iki yakası bir araya boğaziçi gibi...Rüzgar essin...
Güzel şiirinizi kutluyorum sayın İnci Germenliler...
Bu şiir ile ilgili 7 tane yorum bulunmakta