Biliyor musun günde kaç kez
pencerenin camını tıklatıp
senin gelip bakmanı
sabahıma güneşler doğdurup
günaydınım olmanı
çiçekler açtırmanı
beklediğimi
öyle durup durup
oturup seni düşünüyorum hep
niye niçin dersen
cevabını veremem
ben de bilmiyorum ki
ah sen
sen yok musun sen
hani şairler şiir yazarlar
sevdiklerine sitem ederler
bazı bazı taşlarlar ya
hele de uzun süre görmediklerine
vefa beklediklerine
gönül koyarlar sevdalılarına
bir biçimde
belki
gözyaşlarıyla
belkide içlerine akıttıkları yaşlarla
ahlarla
darmadağın bir ruh haliyle
gelsin vefasız
sorsun halimi hatrımı diyerek
açık bırakırlar kapılarını
ama sen yoksun
kapın penceren kapalı
işte ben de böyle amatör bir şair olalı
güneşi nereden doğdurur
dünyayı nasıl yedi renge boyarımın aşkına
kapı kapı dolaşıyorum
pencerende kanadı kırık serçe
kapında dilencinim
sakın ha Allah versin deme
Allah vermiş vereceği kadar
bu sevda bu çocuk bu insan sevgisini
salsam Fıratın suyuna
Dicleye maya niyetine çalsam
belki savaşlar biter kimbilir
bu vatan sevgisi bu insanların halkların ezgisi
bir de üstüne üstlük senin aşkın
seni şaşkın
sen hiç böyle aşk yaşadın mı
halâ anlamadın mı
seni nasıl sevdiğimi
bir sabah olsun görün pencerende
susuza bir yudum su vermiş gibi
sevdiğine bir demet gül dermiş gibi
sabah namazı dualarına amin dermiş gibi
göster cemalini
ey o ulu Tanrının sende gördüğüm cemalini
esirgeme benden
ve güneşe artık pembe ışıklar saçsın diyerek
et duanı
giderek yaşlanıyorum
lâkin kalbim taze kız kalbi gibi
hiç yaşlanmıyor ki
halâ sevebiliyorum
dertlerimdense zevk edindim
şarkılardaki gibi
29/Temmuz/2011/Cuma/Bodrum
Yüksel Nimet ApelKayıt Tarihi : 29.7.2011 17:59:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)