Sen dilini yorma Çilegah'ım!
Yarası hala kapanmayan,
akıl almaz acılarda kaybolduğun o yılları, her baktığında sana yüzünü dönen Aynalarda seyrettim ben.
Zaman Hayatın en Kalleş simgesiydi.
Ne uyuman için bir geceyi ne de uyanman için bir sabahı gösterdi.
Yaşamadın da... Eğer yaşasaydın, birkaç demet çiçeğini sana da koklatacak kadar cömertti bahar.
İnsanlar ise yine hep o bildik çiğ süt emmiş canlılardı.
Hangi kuytu köşede sicim gibi döktüğün merak edildiyse de, ben şahidinim...
Gözündeki bulutlardan bir damlayı bile yağdırmadın sen.
Onurluydun, kimseye boyun eğdiğin görülmemişti.
Yüzüne karşı kimsenin kahpelik edecek cesareti de yoktu.
Sırtından vurdular namertler.
Dört gözle beklediyseler de, bir an bile olsun yıkılmadın sen.
Ya bir kuşunla ya da bir bıçakla vurulsaydım dediğinin nasıl bir sonrasındaydın ki, bir toz bile savrulmadı dağ gibi sabrından.
Öylesine derinden de bağlıydın ki, "tevekkültü TaalALLAH" sığınağından çıkıp başka bir kapıya da yönelmedin.
Oysa ki mutluluğun hayalini bile kuramadın.
Bir sevinç hissettiğinin haberini yıllarca göremedim gitti yüzünde.
Biliyor musun Çilegah'ım?
Başını ellerinin arasına sıkıştırıp "-ne yaptılar bana" deyip de uzun uzun daldıktan sonraki irkilişlerinin endişesindeyim hala.
Sen ki bir karıncayı bile incitmekten çekinirken; bilmiyorum, bilemiyorum...
"Dünya adaletiyle benim bu davam halledilmez" diye mahşere bıraktığın hesaplardan kim vazgeçirtebilecek seni kim?
*Bu yazı, birilerinin mutlaka okuması ve bunların vermeleri kaçınılmaz bir hesaba şimdiden hazırlanmaları gerektiğinin Hatırlatımı için bu kitaba çok özel olarak alınmıştır.
Yaşar Aydın
Yaşar Aydın
Kayıt Tarihi : 26.6.2024 15:57:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!