Gurbet elde ekmek taş, su acıdır içilmez,
Benim ömrümü say bak, gurbetlerden geçilmez.
Belki ana hasreti zor olsa da çekilir,
Anasızlık başka dert, dizinde yat çekilmez.
Benim derdim gurbetten öte vuslat kaygısı,
Sılaya yaklaştıkça artar gönül ağrısı,
Şefkat dolu bir çift göz, sevgiyle okşayan el,
Yalnız imkânsız ümit, yalnız sıtma sanrısı.
Bir derdini söyle gör, umarsızlık, suskunluk,
Bir ümitle feryat et, hep sendedir nursuzluk!
Odur seni karnında aylar boyu taşıyan,
Ve yolunu gözleyen ve adaklar adayan…
Kaderim tende kanlı gömleği taşımak mı?
Varlığımın bedeli sancılı yaşamak mı?
Allah’ım bu yaraya bir çare bulunmaz mı?
Böyle mirasa vâris, başka bir kulun var mı?
Kayıt Tarihi : 7.5.2009 23:21:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Erbil Pozam](https://www.antoloji.com/i/siir/2009/05/07/cile-107.jpg)
uğradığım sayfanızda
bu güzel çalışmanızla karşılaştım.
tebrikler.
Yaşayacaklarınız
yaşadıklarınızdan
daha renkli
daha hareketli
daha bereketli
geçmesi temennsi ile
doğum gününüzü tebrik ediyor
sağlık mutluluk ve başarı dolu bir ömür
Yüce Rabbimden niyaz ediyorum
Sılaya yaklaştıkça artar gönül ağrısı,
Şefkat dolu bir çift göz, sevgiyle okşayan el,
Yalnız imkânsız ümit, yalnız sıtma sanrısı.
O an bir başka heyecan veriri ne güzel
TÜM YORUMLAR (2)