Sahil kasabalarını seviyorum en çok da yüzünün,
Şafaktan önce bir görkemle parıldarken yıldızlar,
Bu çam ağacının yanarken kozalakları ıslak yeşil,
Her şey yalın mantıksal yaşamak gibi içimde bak
Gemiler uluyor,martılar haykırıyor,saatler taşıyor.
Sahil kasabalarını seviyorum en çok da yüzünün,
Diyorum dönmek belki de dönmemektir biraz ama
Nasıl başlar yolculuğu akrebin,nasıl esner ırmak,
Nasıl işler ağaç ve nasıl doğrulanır terazisi kalbin
Vermek için bana bu sevgiyi en baştan korkusuzca.
Sahil kasabalarını seviyorum en çok da yüzünün,
Gitgide daha da koyulaşıyor sis kınımdaki isyan
Bir kama boşalıyor çelik renginde bu sabah deniz
Kara bir ulumadır evet o iniltisidir asla yenilmez
Bir su yığınının,koyu bir mürekkep gibi parlayan.
Sahil kasabalarını seviyorum en çok da yüzünün,
Çilini,çilim bildim,çilini kırkbeş yaş şiirim sanki
Ağlamaklı begonyadır çilin hayatın sarı saksısında.
Tırnaklarını yiyen bir çocuk dalgınlığındayım şimdi
Dertli çal kemancım,ben,çil bir aşk’ım,çil bir dünya.
Kayıt Tarihi : 22.9.2005 16:29:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Çilini,çilim bildim,çilini kırkbeş yaş şiirim sanki
Ağlamaklı begonyadır çilin hayatın sarı saksısında.
Tırnaklarını yiyen bir çocuk dalgınlığındayım şimdi
Dertli çal kemancım,ben,çil bir aşk’ım,çil bir dünya.
Şairin farklı yorumu var
TÜM YORUMLAR (1)