Bu bir devinim
Bu bir gel git
Kafamdaki ifrazat sökülsün n'olur
Beni tüketme, sen tüken, kendin bit
Fikri cerahat dökülsün n'olur
Kaygıyı sal, kaygıdan sal kendini
Sığ bir dere kenarından sal kendini
Nehirlere boşalan derelerle dön
Oradan menzilin okyanuslara
Dünyayı dolaşan seyyahlara dön
Bak bakalım Dünya'nın kenarı var mı?
Düşersen bir vakit ayağın kayar
Ovalar, tepeler, dağlar işgüzar
Engelin mekân içinde mekânlar
Belki de erkenden şafağın atar
Bir mevziden hareket eder ahüzar
Bir ırmağa dolar akar nazlı yar
Yolculuk buluşur başlangıcınla
Serencam çıktığın ilk noktaya
Vardığında anlarsın hiç olduğunu
Aklın mahcup, gözlerin yaşlı
Omurgan sağlam, kalbin yorgun
Vaktin merhum, yarının mevhum
Buralara kadar gelir miydin sen?
Bu yolun sonunu bilir miydin sen?
Neticeyi tahmin eder miydin sen?
Bilseydin yine de dener miydin sen?
Seninki ürküten bir kaçış yolu
Gölgenle öfken arasında bir çizgi
Tam zamanı aslında bak sular durgun
Karanlığa fırsat verme gölgene vurgun
Yaşanmadan geçen yılların malûm
Sabrına bir kurşun dökülsün n'olur.
(Eksik Yolcu - Lal Perküsyon Şiir Kitabından)
Cihangir ÇağlarKayıt Tarihi : 6.4.2023 16:11:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Sonsuzluk döngüsüne uzanan, heveslenen, kırılasıca, toprak olasıca bedenim. Ne umarsın acaba? Mevzu çok net: "çıktığın yere dönüş"...

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!