Çıkmaz Sevda Şiiri - Anıl Atik

Anıl Atik
2

ŞİİR


0

TAKİPÇİ

Çıkmaz Sevda

Sabahları ben bu şehrin Hayriye,
Bölük pörçük ışıldayan eteklerinin altında
Denizden çıkmaktan her defasında binlerce kez feragat,
Ardında kıpkızıl pençesiyle carih bir aydınlığın
Beyhude umutlarını gördüm...

Münzevi minarelerinde bu şehrin ben Hayriye,
Yalınayak sokaklarıda mehtaplar boyu aç ve susuz
Rüzgar gibi delişmen kopillerin dualarında ben,
Sevdasız en küçük lahzaya bir serzeniş gibi müsterih
Müsterih ezanlar duydum...

Akşamları ben bu koca şehrin Hayriye,
Ilgıt ılgıt ayrılıklar yaşamaya çalışan
İvedi ilticalarında yorgun gemi bordalarının,
Yıllardır bir parçacık fahri güzelliğe hasret
Çaresiz ağlamak zorunda bırakılan tutsak bulutlarında
En sahte yalanlarını gördüm...

Aksak gecelerinde bu hoyrat şehrin Hayriye,
Ürpertir cellat soğukları bileklerimi keser geçer.
Masmavi gözleriyle semada şu derbeder yıldızlar
Yakar sensizliğin nemini, yüreğimi deler geçer.
Karanlığa seni sorarım; yamaçlarda sarhoş türkü sesleri,
Samsun yamaçlarında türküler adına sevda der geçer...

Bir gün ben bu şehirden Hayriye,
Göçüp gidersem bir ayrılık vakti gidersem
Yüreğimden iki satır gözyaşı düşerse ellerime,
Mağdur letafetiyle şu koca şehirde
Firari bir tren sesi duyulursa kulaklarımda,
Arkamdan her köşe başında asude bir akordeon ağlarsa
Son rübailerini okuyamadan şu gaddar haziran ayında,
Sevdasız geçen en küçük lahzaya bir serzeniş gibi;
Göçüp gidersem bir ayrılık vakti gidersem
Kutsallaşan şu ebedi sevgimize ihanet edip,
Seni sevmediğimi haykırırsam, söyle Hayriye;
Söyle bendeki bu kurşuni hüzün, bu hafakan niye? ...

17 Temmuz 2001 Çerli
Anıl ATİK

Anıl Atik
Kayıt Tarihi : 5.10.2003 14:09:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Anıl Atik