Çıkış Tabelası Yoktu Gözlerimde

Bileklerimden sızıyordu aşk..
Beni şah damarımdan öpmeyi ne çok severdin sen..
Şeytanla pazarlığa tutuştuğum bir gündü
Sen şeytana uyup gidecektin,
Ben sana değil şeytana küfredecektim..

Gülüşlerimi sarhoşun birine meze yapsın diye verdiğim bir geceydi..
Tam kadın oldum sanırken
Seni düşürmüştüm içimden!
Biz daha kaç aylıkken vazgeçmiştin benden?

İki yüzlü vedalar hazırladım kendime..
Biz kaç yüzlüydük onu hiç hatırlamıyorum..
Çok günahlar biriktirdim ben ellerimde..
Fazla acı serptim üstüne yine çok aşk kaçırdım mideme..

Sırtımdaki kemik sayılarımdan belli oluyordu,
Sana aç susuz kaldığım!
Sen beni aldatmıştın!
Bıçağını sırtımdan çıkarmaya bile zamanın yoktu..
Başka aşka düşecektin yüz üstü..
Ben sana aldanmıştım!
Sırtımdan çıkarmadım bıçağını..
Sırf senden bu acı diye bıçağın tam üstüne düştüm sırt üstü..

Şimdi ben,
Senden vazgeçememenin geçmiş zaman halindeyim, sen nerdesin?
Seni kimin cebinde unuttuğumu bilmiyorum..
Yada senin kimin gözlerine tutulduğunu..
Beraber yürüyorduk, hangi durakta indi gözlerin?
Şimdi kaç metre uzaklıktan ateş ediyor bana nefesin?
Bir şeyin yok dedi doktor, gayet iyi görünüyorsun!
Hayır dedim! Kör olmak üzereyim..
Aldatılışımı görmezden geliyorum..
Onun gidişinin numarasını büyütemez misin?

Çıkış tabelası yoktu gözlerimde!
Başka aşklara nasıl varabildin koşar adım?
Bir adım daha atmayın bayım!
Tek bir adımda,
Patlayabilir içime döşediğim mayınlarım!