Sen ben davasına düşüp, uyuttuk biz bizi
Tüm dünyaya rezil, rüsva ettik kendimizi
ilim irfanla giydirecektik, oysa bireyimizi
Soyup soytarıya çevirdik, olgun neferimizi
Ne örf adetle itaat bıraktık, nede edebimizi
Ölümü unuttuk, düşünmedik son nefesimizi
Parsel parsel düzenlerken, yaşam süremizi...
Hani aile idi, hani mahremiyet denirdi
içimizdeki o güruh, semirdikçe semirdi
Riya kibir toplumu, kemirdikçe kemirdi
Benlikten bir parıltı, azıcık bir beklenti
Erittik ne varsa, yok ettik o da tükendi
Çember oluştururduk, yer sofrasında
Halka olur çöreklenirdik, biz bakır tasa
Allah ne verdiyse, acı soğanla pırasa
Alel acele yumuldukça, ayranla piyaza
Sonra el açar hamd ile, dururduk niyaza
Söz etsemde her dem, üstüne basa basa
Davet edip buyur gel dedik, hırsla ihtirasa
Şükür kanaat da ne, gerek yok ağıtla yasa
Onları çoktan unuttuk, burası böyle piyasa...
Bir kartal pençesi misali, alıp koparıp o yüreği
Kaldırıp arşa havaya, kızıllığıyla damlarken içi
Bilemedim çözemedim, tümden ben bu gidişi
Ne eri belli nede ötekisi, sahi kim hangisi dişi
Becerip başaramadım, sen ki bilirsin niyetimi
Çıkardım yerinden kirlendi, bak şu gönül deneni
Koruyamadım verdiğin saf ruhu, naçizane bedeni
Utanarak uzatıp, al derim ey mevlam, al emanetini...
Gururlu yaşadık günü, öyle süsledik şu yaşamı
Karamsarlık kararttı, şimdi onursuzluk akşamı
Ana süt verip, bağrına bastıkça canım paşamı
Nice ebeveynler soruyor, bunca emeğim boşamı
Kısmet hangisine, kurdamı bu nasip, acep kuşamı
Bir yanı tereddüt, hakka mı tapacak, yoksa aşamı...
Kimi yüzüp durdukça, hülyalar dünyasında
Boğulmaya az kaldı, ıssız derya ortasında
Karınca dahi sessizce, ilerlerken sırasında
Bazısı çekilişte oyunda, kaderin kurasında
Herkes huzuru istesede, evinde yuvasında
Kimi kalkıp kurt besliyor, kuzuların obasında
Nitelik arayıp dursakta, biz adamın hasında
El bel dil denen şey, bilmem kaçın rüyasında...
Ak güvercinler beslerim ben, onca savaşa inat
Kartalda kim oluyor, gerecekmiş bana kol kanat
Düzen oldu bittiler zamanı, ooh ye iç, yan gel yat
Tuzum kuru cinsinden kişi, ne ederse etsin zevat
Mahmuzla şaha kalkmalı, at olmalı bineğim, benim at
Adeta uçmalı, esip hışım gibi gitmeli, tamda son surat
işte umut özlem, işte gönlümde yatan, en büyük CiHAT... !
Kayıt Tarihi : 12.5.2012 05:01:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Ramazan Kocapınar](https://www.antoloji.com/i/siir/2012/05/12/cihat-5.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!