Üşüyorum,
Hem de temmuzda
Zannetme üşümez insan,
Yaz akşamında.
Sensizlik acısı ve
Her halin duası ayrı
Bir gözle bakmıyor kader
Kimsesizlerin gülen yüzü
Hep aynı gülmüyor gözler
Sevgiyle dolan gönüller
Bir yıl daha geçti,
Özlemle belki
Mutluluklar ve hasretler
Sinemde gizli
Öyle zor ki;
Baharın neşe kokan çiçekleri
Sabahın coşkuyla öten bülbülleri
Neden neşe vermez oldun
Yazın altın saçan güneşi
Konuşuyorcasına sade
Şiir gibi akıp giden sözcüklerle
Bir bilinmez içinde sensiz
Yaşıyorum senin hayalinle
Bir umut yolun sonu
Ararken kendini boş odalarda
Acıyla harmanlanmış şarkılarda
Aklını bir kenara atıp
Aşkın kölesi olduğunda
Bir an olsun bakmadın mı geçtiğin yollara,
Ardında bıraktıklarına
Bir kenara atabilsem keşke
Tozlu raflarını geçmişin
Silebilsem hayatımı bugün
Tertemiz yarınlara vermek için
Tek çare varsa eğer
Yok saymak için dünü
Edep ile lisan tuttuk
Sözümüzü teraziye
Gönlüde vicdanımıza koyduk
Biz her geceyi böyle bulurduk
Hep yorulan olduk hep kovulan
Hep kendini arayan bu gönle
Ferman edilse aman vermez
Bir rüyanın tesirinde gönlüm
Dünya yıkılsa kendine gelmez
Ölçüp tartmak gerekmiş anladım
Yavaş gel dedim adama
Çok fütursuz davranma
Karşındaki candır, yanar
Seni bu ateş tez sarar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!