ÇIĞLIK! ..
Erimiş kurşun gibi içimi yakan mazlumların acısı, dostluğa ve esenliğe varmanın sancısı kıvrandırır durur benliğimi, dağlar yüregimi! ...Yer küremizin neresinde olursa olsun; Insanlığın bu dramına sessiz kalınamaz, kalmamalı da. Kendisine ‘Insanım’ diyenler. Bilindiği üzere, insan olabilmenin de koşulları, bir yolu yordamı vardır. Yoksa, insan canlısından ‘birkaç damla hücreden’ oluşmakla... İnsan olunmuyor.
Hele ki,‘Can’ hiç olunmuyor! Hayvanlar aleminin paylaşımını, sevgisini görünce, biz Insan kardeşlerin bunca bireyciliğine ve etrafında olup. bitenlere karşın, neme lazımcılığına, sorumsuzluğuna ne demeli? !
Evet dostlar, birşeyler yapmak gerekli... Herşeyin pahalı, ama ‘insanın ucuz’ olduğu memleketimizde ve dünyada,
İnsan Onurunu ayaklar altından çıkarmak için mücadele etmek, işin ucundan tutmak gereklidir!
Canlar, hiç bir şey elinden gelmeyenler; bari bir ‘ÇIĞLIK’ atsınlar! Ses’e ses katsınlar...
Değerli Sanatçı ve Yazar Dostumuz, Ozan ŞİAR Can’ın bu konuyu işleyen güzel bir yapıtıyla süsleyelim temamızı...
ÇIĞLIK! ...
İnsanlık gemisi batıyor suya
Haydi bire DURMA zamanı değil
Ateş sardı baca, dalma uykuya
Boşa hayal KURMA zamanı değil!
Nakarat: Feryat ediyorum, duyum sesimi
Çığlığımı, bari; son nefesimi! ...
‘Adalet’yaralı, ‘Sevdalar’ kesir
‘Barış-Kamber’tutsak, Arzular esir
Kafiye ahenksiz, boşlukta nesir
Geç peşrevi, ZURNA zamanı değil
Beş kıta’da siyah-beyaz, al-sarı
Doğsun güneş, erisin kışın karı
Ağlatma, dağlatma Ozan Şiar’ı
Boş boşuna YORMA zamanı değil!
Feryat ediyorum, duyun sesimi
Çığlığımı, bari, ‘son nefesimi’!
Söz ve Müzik: Halk Ozanı Aşık ŞİAR Can www.siarcan.com
Yorum-Sanat Yönetmeni: Halk Ozanı Aşık ŞAHTURNA www.sahturna.com
Sevgili Canlar, İnsanlığın paylaşımcı-kültür mirasını bozanlar her zaman olagelmiştir. Kendinden, çevresinden, toplumundan, memleketinden ve dünyamızdan sorumlu olanlar; bir ayağımız bulun-
duğumuz ülkelerde, ama bir diğer ayağımız da memleketimizde, doğduğumuz topraklarda olmalıdır!
Yani, ayağımız betona değil, toprağa basmalıdır! Doyduğumuz ve doğduğumuz topraklar...Her ikisi de kutsaldırlar. Birine saplanıp kalıp, diğerinin tuzağına düşmeden, uzağına savrulmadan...!
BAZI BALIKLAR VAR Kİ, DOĞURMAK İÇİN; DOĞDUĞU YERE DÖNERLER...Gerçek çok yönlü sanatçı-aydın olan, doyduğu yerle, doğduğu yerin sentezine varabilendir.
Her toplum ve halk kesimleri benzerli-benzersiz; ama İNSANLIK ‘TÜM’ olmalıdır...Ayrıca, sanat ve yaşam başkaları ile paylaşmaktır... Yüreği hapis olanlar, kuramazlar Özgürlük Sevdasını. Süremezler İnsanlık davasını. Gözünden hiç yaş akmamış olanlar var. Başkalarının derdi için, hiç bir şey yapamayanlar olduğu gibi; yüzleri kızarmayan robotlar vardır. Böylelerine(hoşgörün) hayvan bile denemez.
Çünkü, hayvanlara hakaret olur bu değim. Yavrusu için, hatta başka hemcinsleri için göz yaşları döken hayvanlara tanık olmuşuzdur... İnsanlık bu kadar düşürülmemeli...Yemek-meyve yerine, kuru ekmek yedirilen insanla
rın dramını görmezlikten gelmek..! Ya da, çocuğuna bir portakal dahi götüre
memenin ezik duvarları içinde çırpınan Anne-babanın hali, acıklı dramı!
Savaşta napalm bombalarında cesetleri parçalanan, elini, gözlerini kaybe
den bebelerin yürek parçalayan vahşet görüntülerine duyarsız kalmak...İnsan denir mi bunun adına? ! .. Hangi insan? ..
İnsanlık bu kadar düşürülmüş, ağır-utanç çukurundan çıkarılmalıdır!
Artık, zaman ve zemin tüneli de daralmak üzeredir. Tarihe bir daha kara leke ile geçmenin ağır vebalini taşıma takatı kalmadı. Yüreği bu kadar da, taş parçası-katı olamaz-olmamalı insanlık. Şayet, bir nebze olsun duygu, yürek taşıyorsa...? Ancak, torbaya büzülmüş ceset taşıyor böyleleri olsa-olsa...Başkaları acılar-ızdıraplar içindeyken. Sefil çocuklar ağlarken kendisi gülen; İnsan olamaz herhalde!
ÖLÜM ÇANLARI ÇALARKEN! .
Ölüm çanları çalarken
Ben nasıl mutlu olurum?
Kan toprakları sularken
Ben nasıl kutlu olurum? ..
Doğan doğduğuna pişman
Pusuda yatıyor düşman
Milyonlarca mutsuz insan
Ben nasıl mutlu olurum?
Tel örgüler kanlı pusu
Kaçtı dünyanın uykusu
Ülkemde ‘açlık ordusu’
Nasıl Umutlu olurum?
Dünyada aç milyon milyon
Atoma rest çekti, ‘nötron’
Bas düğmeye, dünya’ya son
Ben nasıl mutlu olurum?
Şah Turna’nın intizarı
Ay geçti, gün oldu yarı
Ortadoğu kan pazarı
Ben nasıl kutlu olurum
Ben nasıl mutlu olurum? ..
Söz ve Müzik: Ozan ŞAH TURNA
Sevgili Okuyucularımız, Ozanca güzel sözü sizlerle de paylaşayım dedim: İnsan çeşit çeşit, YER DAMAR DAMAR... Kimisi ot yer, kimisi et yer, kimisi halt yer. Ama, kimileri de biribirlerini yerler...
İnsanlık biribirini yemeden, dostluk sevgi ve paylaşım güllerinin katmer açtı
ğı’ YERYÜZÜ BAĞINDA yaşamak adına...Sevgiyle kalın! ...
Halk Ozanı Aşık Şah Turna Kadın Sesi www.Sahturna.com
ŞAHTURNA Kültür ve Sanat Evi
Ozan ŞİAR Ağdaşan www.siarcan.com ŞİARIMIZ Sanat Kültür Toplum
Kayıt Tarihi : 9.1.2005 23:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ölüm çanları çalarken
Ben nasıl mutlu olurum?
Kan toprakları sularken
Ben nasıl kutlu olurum? ..
Doğan doğduğuna pişman
Pusuda yatıyor düşman
Milyonlarca mutsuz insan
Ben nasıl mutlu olurum?
Tel örgüler kanlı pusu
Kaçtı dünyanın uykusu
Ülkemde ‘açlık ordusu’
Nasıl Umutlu olurum?
Dünyada aç milyon milyon
Atoma rest çekti, ‘nötron’
Bas düğmeye, dünya’ya son
Ben nasıl mutlu olurum?
Şah Turna’nın intizarı
Ay geçti, gün oldu yarı
Ortadoğu kan pazarı
Ben nasıl kutlu olurum
Ben nasıl mutlu olurum? ..
Söz ve Müzik: Halk Ozanı Aşık ŞAH TURNA
İnsanlığın derdini kendine deret edinen yüreği büyük Halk Ozanı Aşık ŞAHTURNA mız. Kutlarım muhteşem eserinizi...
Sevgiler, saygılar...
TÜM YORUMLAR (2)