Ağriceyi iple çektim günlerce
Bir kösküç yetişir çiğdem binlerce
Mahsülü koymaya heybem al aldı
Parlak cizlavutum tek eksik kaldı
Çerçi Nuh Yozgat’tan elbet dönerdi
Her hevesim gibi bu da sönerdi
Gün boyu bir haber gelmedi Nuh'tan
Beni afaganlar yokladı çoktan
Akşam çeşmedeymiş Çerçi’nin Funda
Ablam tembihlerken gözü oynaşta
Uyumazsan şimdi olursun yorgun
Dere tepe çiğdem aranmaz solgun
Gece bir figanla uyandı tüm ev
Yakmıştı düştüğü yeri bir alev
Yastığın ne altı ne yanındaydı
Bundan böyle adı batasıcaydı
Gelmeyince çerçi, babam gitmişti
Üstüne saldırmış Hasan'ın iti
Korkutmaya bir el atayım derken
Sapmıştı mermisi beton direkten...
Bir daha çiğdemin lafı olmadı
Ağrice'ye o yıl köy katılmadı
Parlak cizlavutum gelmişti ama
Değişmiştik o yıl, onu babama
Kayıt Tarihi : 19.2.2018 01:51:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Cizlavut: Kara lastik ayakkabının bir üst versiyonu, suya, çamura dayanıklı sağlam siyah, parlak görünümlü lastik ayakkabıdır. Kösküç: 20-30 cm büyüklüğünde sivri uçlu kazık. Adı batasıca: Bir tür ilenme. İsmini anmak istemediğimiz demek. Ağrice: Hıdırellezin ilk günü olan Mayısın Altıncı günü. Yozgat'ta baharın gelişini karşılamak için halkın yeşil alanlara giderek kutladığı gün. Toplanan çiğdemlerden dolayı Çiğdem Günü olarak bilinir. Çiğdem pilavının malzemesini çocuklar maniler söyleyerek ev ev toplar. Manisi: Çiğdem çiğdem çiçecik Emmim oğlu küçecik Yağ verenin oğlu olsun Bulgur verinin kızı olsun Hiç vermeyen çatlasın ölsün Oğulsuz kadınlar ve çocuksuz gelinler gençlerin heybesini doldurarak pilava malzeme vererek dilekler dilerler. Sonra da çiğdemli pilav pişirilerek hep birlikte yenilir. Aynı tören Orta Asya'da “Navrız Kojo”, “Sümelek”, Azeri'lerde “Semeni göğertme” olarak adlandırılır.
![Gülşah Başol](https://www.antoloji.com/i/siir/2018/02/19/cigdem-44.jpg)
Eğer bu şiir beyit şeklinde okunursa , daha akıcı olurdu . Şöyle ki;
Ağriceyi iple çektim günlerce
Bir kösküç yetişir çiğdem binlerce
Mahsülü koymaya heybem al aldı
Parlak cizlavutum tek eksik kaldı
Çerçi Nuh Yozgat’tan elbet dönerdi
Her hevesim gibi bu da sönerdi
Gün boyu bir haber gelmedi Nuh'tan
Beni afaganlar yokladı çoktan
Akşam çeşmedeymiş Çerçi’nin Funda
Ablam tembihlerken gözü oynaşta
Uyumazsan şimdi olursun yorgun
Dere tepe çiğdem aranmaz solgun
Bir de hikaye tarzı bu şiirde olay takibi ve zinciri oldukça kopuk gözüktü bana ..Arka fonda bir tahkiye , bir hikaye mevcutsa , manzum eser diyoruz bu türlü şiirsellere. Ve hikaye manzumlara en iyi örneklerden birisi Tevfik Fikretin Balıkçılar şiiridir ..
Tebrikler emeğe ve gayrete
Paylaşımınız için teşekkürler Gülşah Hanım.
Kutluyorum efendim.
TÜM YORUMLAR (16)