Gelincikler için bir şiir yazmalıyım
Gelincikler ince saplarının üzerinde
Kıpkızıl,yeşil Mayıs bahçelerinde
Tutsak,kopuverecek yapraklarıyla
Nasıl tutsam,nasıl götürüp vazoya koysam
Narinliğiyle..
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Doldur ayvaz yangınım
Buz gibi bir bardak gelincik şerbeti
Söndürür ateşi
Kes dilim dilim ekmeğim
Beyaza keder düşmüş
Kırmızı gelinliğim
Sevdadan ölürsem eğer
Sen ağlama annem
Bir gelincik tarlasında biteceğim...
'Gelincik insan ömrü gibidir.. Dünü vardır.. Yaşamıştır..
Bu günü vardır.. Yaşıyordur... Ama yarını belli değildir.'
Nil Alaz .............Saygılarımla İNCE KALEM....
...Gelincik...
asfaltıma pençe izleri bırakan gelincik /
kanla yoğrulmuş sanıyor ekin tarlalarını /
yanılıyor!
bozkıra çoktan tahvil olduk biz....
ekmek kokusu arıyor bağrımdaki şaki /
atlarımız soluk soluğa /
“rüzgârın oğulları” .....
hırsın özrüdür ‘kavga’ diye sunulan /
suyuna banmakla içinden çıkılmayan /......
kanlı mintanı aldım gelincik yerine /
eriyor asfalt /
ekmeğim esmer /
bozkır içimde........./..............
('6.DEKAD' - Hayal Yayınları, Birinci baskı, Ocak 2008)
(VARLIK Dergisi - Kitap Eki, Mayıs 2008, Sayı 1208) - Naime Erlaçin -
Bu da başka bir gelincik türküsüydü işte! Kısa ömürlü ama bir şiirde mutlaka buluyor yerini...
Selamlarımla....
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta