Bugün beni kucağına aldığın ilk günün,
Yirmi üçüncü yıl dönümü anne.
Sıcacık dudakların, ılık nefesin,
Işığında seviginin en derinini hissettiğim,
Gözlerinle yaşanmış yirmi üç yıl.
Ve sen sahip olduğum en kıymetli hediye.
Bu hediye de benden sana anne...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Yurt sıcak ama fırtına dışarısı.
Yanan kalorifere dayadım sırtımı
Dışarının soğuğundan koruyor bedenimi
Ama ruhuma yavru kuşun kanat çırpınışlarını
Senin kollarından başka hiçbir şey
Veremiyor anne.
.......
HARİKAAAAAAAAAAAAAAA.. ÇOK DUYGULU.. GERÇEKTEN İÇİ BURKULDU...
ANNEMSİZ HAYATIMIN NE KADAR DA ÖZLEM DOLU OLDUĞUNU ANIMSADIM... EDİRNEKAPI ERKEK ÖĞRENCİ YURDUNDAKİ ANNEME HASRET GÜNLERİMİ ANIMSADIM.. SICAK KALORİFER VE BUZ GİBİ SOĞUK DIŞARISI... VAR MI ANNE YÜREĞİNDEN SICAK YÜREK, ANNEMİZ VARLIĞIMIZIN ÖTEKİ YARISI...
................
Kalem elimde kağıt baş ucumda
Uyuyup kalmışım dün gece.
Ben sana uykusuz bir gece bile veremedim
Acaba yasemin çiçeğinin de bir yarısı olsa,
Senin kadar şahane olabilir mi
O da senin gibi bir anne olabilir mi
Anne?
.......................
İLOKUL ÖĞRETMENİMİN ALATTIĞI BİR ANNE ÖYKÜSÜ VAR BELLEĞİMDE KALAN.. BENİ ORALARA GÖTÜRDÜ BU DİZELER...
...........
'bir çocuk sevdiği kızın çılgınca isteğine uyup, annesinin yüreğini alıp, kanlı elleriyle elinde annesinin yüreğini koşarak sevdiğine götürürken ayağı tökezleyip düşüyor ve çocuğun elinden düşen yürek sesleniyor.. ahhh benim canım oğlum bir yerin acıdı mı ' diye.. böyle bir öykü kalmış belleğimde...
....
bizim iin kimbilir ka geceler boyu uykusuz kalan annelerimiz iin bir şiir yazarken bile uykuya yenik düşebiliyoruz.. Acaba, bizler de anne baba olunca, öyle olabiliyor muyuz?..
ocuklarımın bebeklik zamanlarında, uykusuz gecelerimizi anamsadım da bir anda.....
??????
....................
TEBRİKLER GEN YÜREK.. TEBRİKLER, TEK BİR ŞİİRLE YÜREKLERİ BURKAN ŞAİR.. KESİNLİKLE ŞİİR YAZMAYA DEVAM ETMELİSİN...
:):):):
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta