“İnsan benim sırrım, bende insanın sırrıyım”
Söz pişirdim özümde göz göz ettim gönlümü
Yaşadığım tesvişi resmetmek gibi bir şey
Ne doğmaktı bildiğim ne de sordum ölümü
Yarattığın âlemde mülk olmak gibi bir şey…
Öyle bir mevc ki şavkın kör eder gözlerimi
Zerre zerre zemzemdir yıkayan sözlerimi
Aşkın tecellisi ki titretir dizlerimi
Dem be dem isyanıma sus demek gibi bir şey…
Burada mürşit değil mürit değildir konu
Menzil yürekse eğer bellidir yolun sonu
Ben ki didara müştak bilmem sahte oyunu
Aşkın yolunda yanıp kül olmak gibi bir şey…
Kanımı damarımda delice akıtan ne?
Bana pinhan olup da her yerden görünen ne?
Ruhumu asumana çıkarıp uçuran ne?
Sırrın sırla kavlini anlamak gibi bir şey…
Şimdi istersen şerh düş aşk hilafsız olsun de
Sevgiye hile katan nasılsa sürgün sende
Gönderdiğin kitabın her harfi adına de!
Söylediğin kelamlar bana farz gibi bir şey…
Kevn-i mekân ayandır yok saymayı bilmezem
Kan damlatsan gözümden aşk adına silmezem
“SEN” varsın demez isen bir gün bile gülmezem
Koskoca kâinatta yok olmak gibi bir şey…
O ki Vaktin şafağı mağripten doğduğunda
Meşrikten batıp da gün kıyamet koptuğunda
Sana cezbe halimi toprağa kattığında
Cism-u canın vuslata ermesi gibi bir şey…
SEVİNÇ İNAL
Cezbe: ilahi sarhoşluk
Mevc: Dalga
Şavk: ışık
Müştak: özleyen
Didar: Hakkın yüzü
Kevn-i Mekan:Var olan her şey
Tesviş: Kargaşa
Hilaf: yalan
Cism u can: Beden ve Ruh
Pinhan: gizli
Kayıt Tarihi : 4.5.2012 02:49:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
TÜM YORUMLAR (1)