Cevr-ü Cefa Şiiri - Mustafa Alpaydın

Mavi bir akşam üstü sahilde günbatımı
Dile gelsin bülbüller anlatsın hicranımı
Sonra pişman olursun alma benim ahımı
Nehre döndü gözyaşım ödedim günahımı

Gülücükler saçılsın gamzeli yanağından
Rayihalı bir kaç söz aksın bal çanağından
Birkaç kelime çıksın o kiraz dudağından
Biz de murad alalım sevdalar yumağından

Aklımdan çıkmıyorsun hayalin hep karşımda
Sensizliğin acısı ekmeğimde aşımda
Kader örüyor ağı ne dertler var başımda
Kar yağdı saçlarıma daha bu genç yaşımda

Her yanım kırık dökük sağlam kalan onurum
Beni senden uzakta tutamaz ki gururum
Hasret yakar bağrımı çekilmiyor bu durum
Senden ayrı kalmayı reddediyor şuurum

O tatlı bakışları gözlerimde hapsettim
Saf ve temiz sevgini yüreğime nakşettim
Sana birtanem dedim yoksa hatamı ettim
Neydi benim günahım bu cezayı hakettim

Örgülü saçlarına gonca gülleri takın
Kıskananlar çatlıyor etrafına bir bakın
Şarkılardan fal tuttum vuslatımız çok yakın
Sımsıkı tut elimi sakın bırakma sakın

Gönül ferman dinlemez ifşa eder aşkımı
Sevgiliye naz yapmak sevenin son tarzımı
Kadir Mevlam alnıma böyle yazmış yazımı
Senin bu cevr-ü cefan bir tek bana karşımı