uzaktan geldim, sabah uykularından
söz toplayıcısıyım, öyle derler
ellerimin kesiği ondan
yüzümdeki gizli karanlık…
tarlalardan geçtim, kasabalardan
ben eski nakkaş
sırmayla bezedim iç avluları
kanatları ıssızlığa açılan kapıları
ben eski nakkaş
taş değil işlediğim kendi bedenim
kayıkları saymaya gittim
saymadan döndüm
parmaklarım yetti de
yetmedi ışığı gözlerimin
alıp derin ırmaklarda yıkadılar
karanlığa değen bedenimi
camdan bakan benim; yapraklarım sarı
rüzgar gelip konuyor kanıma su içmek için
camdan bakan benim; uçurdum bir kılıçla kolumu
bakışsızım, dindi içimdeki ölüm korkusu
giyindim yeşil mantomu
şeker dağıtacağım
her adımda hüznü çağıran
eski yolcularına kerem han'ın
ki elleri duvarlarında gezinir hala
bir yangını büyütür gözleri
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!