ÇEŞM-İ ŞEHLÂ –VII-
“Canım” dediğin anda, öyle ki ılık ılık
Aşkın kalbime aksa, çeşm-i şehlâ bakışlım.
Ne de güzel kokarsın, nerden aldın kokunu?
Itır mısın sen yoksa, çeşm-i şehlâ bakışlım?
Murada erer miyim, aşkın beni dağlasa?
Bentleri yıksa selin, gece, gündüz çağlasa
İçindeki o sevdâ, seni bana bağlasa
Rûhun rûhuma baksa, çeşm-i şehlâ bakışlım.
Sevgin benim içimde, yürekte atan kanda
Elimizden ne gelir, her şey sevdâda, canda
Neden, niçin sormadan, seni gördüğüm anda?
İçimde şimşek çaksa, çeşm-i şehlâ bakışlım.
Mekân oldu Yusuf’a, karanlık kuyu dibi
Bilsen nasıl özledim, şu gönlümün tabibi
Elimizde olmadan, şişte bir kebap gibi
Nârın sînemi yaksa, çeşm-i şehlâ bakışlım.
İçimdeki o sultan, şu gönlümün hünkârı
Murâdıma sen düştün, bana oldun nigâri
Esince seher vakti, aşkın o sert rüzgârı
İnan ki beni yıksa, çeşm-i şehlâ bakışlım.
Terk eylemem ben seni, bir ben kalsan birde sen
Her an seninle hem hâl, yanağında olsam ben
Allah nasip eylese, birsen kalsan bir de ben
Farkın ortaya çıksa, çeşm-i şehlâ bakışlım…
07/11/’11
Hanifi KARA
Kayıt Tarihi : 7.11.2011 16:06:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Yine dolu dolu yine harikulade özüm seyerek okudum kutlarım muhabbetle tam puan
TÜM YORUMLAR (1)