Çıktım bir yola korkusuzca
gözlerim kararmış
yüreğim taşlaşmış
tenim buz ,düşlerim yalan olmuş
sisli bir yolun ucunda
faili meçhul bir cinayet
Ne gariptir ki hakikat-i rüya
Aciptir bu kula
Yükü omuzlarında
Sende yorma aklınca
Düşmüş alem-i mihnete
Sureti olmuş gündüz gecesine
Bazen bir ses ararsın ben burdayım diyen
Soluksuz benzi solmuş bir güle
Tutulursun bazen dedim ya,bazen
Aşk dersin adına kapılırsın edasına
Olur öyle şeyler ummadık bir anda
Tesadüf müdür kader mi bilinmez
Bütün ömre bedel
Saçının birtek teli
Gözlerin kalbimin en derin yeri
Tek bir nefesle kokun,hayatım olur
Yokluğunda mezarda yerim olur
Ağlarım ya duyan olmaz
Hadi bir şarkı çalsın kulağımıza
Fısıldasın benliğimizi
Bir şarkı çalsın kulağımıza
Anlatsın bana sensizliği
Kararsın gün açmasın çiçekler
Kararsın dünya sensiz yaşarken
Bir adam vardı
Kara kaşlı sert mizaçlı
Bir bakışıyla titretirdi bütün İstanbulu
Birden bastırdı yağmur
Kuşlar indi yanımıza
Bir kedi yaklaşıyor...
Gözlerim görmez oldu
Sözlerim sevmez oldu
Deli yüreğim yalnızlık bir sana mı mahsus
Kimse anlamaz
Kimse kapını çalmaz
Vurgun yedim gönlüme
Sevda,var mı hatıra aklında?
Hatıradır ya sevda
Sürgünde nereye gidecek bilinmez
Belki de bir sümbülün başında,alırsın ya sevda kokusunu
Ama bilmezdin o güzellik ölümdü başucunda
derdin çam,gel süsleyelim
Piyanist değilim kalbim notalara vursun
Alkolik olsam şarabın dibine vursun
Tiryakinim tenine hasretim
Gel de uyandır ömrüm son bulsun
Kimim diye soracak olursan
Aşıklar kalbine dem vursun
Bir sabah uyandım
Yeni bir tutku muydu bu
Ağlama yüreğim
Bilmez misin hayatı
İçinde yaşananları
Aşk...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!