Sevdanın kızıl alevlerinde yanıyor bu can,
Nasıl bir sevda bu böyle artık korkmuyorum.
Kullanılmayalı paslanmış kapım çaldı,
Sen geldin sandım koşup açtım, yoktun,
Zebanilerinmiş kapımı çalan,
Sendin cehennemim, cennetimde sen,
Cehennemime yağan yağmur damlası ol yâr!
Emir kiplerine uydum hep boynum eğdim,
Kapı kuluna çevirdin beni acımıyorsun aşığına,
Granit kadar serttim, buzul oldum eridim,
Gözlerine bakamıyorum, kalbine akamıyorum.
Neşeden, hazdan, meyden tat alamadım,
Muhabbete, sohbete hasretle uzaktan baktım,
Düşlerden, hayal deryasında yüzmekten vazgeçtim,
Ruhsuz balmumu heykellerden beter ettin beni yâr!
Kardan borandan dumandan asudeydi dağlarım
Umut yüklü mamur bahçelerim, gönül bağlarım,
Şimdi bir sessizlik var senden geriye kalan
Sonu olmayan bir yas bu hiç susmayan.
Çölde kavrulan bedeviye çevirdi beni aşkın,
Cennetimde sensin cehennemimde sen eyy yâr!
Dinmez ER / Çeşme / 2017. 08. 17 /
Kayıt Tarihi : 17.8.2017 00:40:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!