Duvardanmıydı bu gözlerim .
Ayırmazdım hiç kederi cebimde yeri var.
Saatlerce haftalarca bensiz bir dünya.
Acaba tek yol kaybolmakmıydı?
Bir yol var biliyorum kimsesizlerin başının okşandığı .
Olumsuz tane tane alamadım cebim dolu.
Islatma beni ben sırılsıklam terledim ölüme.
Nedendir bu hissizlik yaşarken bu denli hafiflik.
Günlerden son nefes gülmesini beklerdim.
Son bir gülümseme herşeyi halledebilirdi.
Üzücektim biliyorum en fazla 1 an anı...
Sonrasında gitmiş hiç olmamış gibi sade .
Tamamen bir sahipsizlik nerden koptum.
Kesemezdim korkarım acısı soğuk .
Asamazdım yüzmekten bile korkarım.
Neydi ya bu son yol son nefes .
Pencereden güneş camımda yırtık gazeteler .
Hafif bir titreme ruhun terk edişi bilirim.
Gökyüzündende korkmuştum hep .
Senin denizinde boğulmaktan.
Yutkunan satırlar bile benden evliya .
Ben kimdimki bu kadar güzellikte şeytan.
Hiç affetmedim kendimi zordur bilirsiniz.
Yutkunamıyorum nefesim ruhumu zedeliyo
Karanlıklardan aydınlığı avuç avuç çalmış.
Siyahın baskınlığı dejenere etmiş beyazın naifliğini.
İnanmazdım hiç bukadar erkenci olacağıma.
Sabırki ilk yapı taşımdı.
Günleri aylarla hiç aram olmamıştı senle ben.
Hep sakladım hep gizlendim günden güne kapalı kutu.
Hep mi hüsrandı Hep mi keder hiç kurtulamadım semalarından.
Sustum ama Hep konuştu için için.
Ağlardım aciz değil çözümsüz düğümden.
Tüm tüm attım neşenden arda kalanları penceremden.
Rüya acı günler gördüm hepsi birbirinden iğrenç.
Sen bir kere gelseydin hiç dökmezdim taşlarımı.
Lûzumsüz...❗️
Murat Karakus 3Kayıt Tarihi : 29.10.2024 19:50:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!