Bu gece bir başka özlüyorum seni.
Afakanlar sarılıyor düşlerime,
Sevdalısı olduğum sen diyor şehrim.
Göz tanecikleri,
Lacivert bir ten,
Sabah olsun diyorum,
Sensiz, bensiz, habersiz ve gizlice.
Nefesin esiyor dışarıda,
Ne kadar varlık varsa nefesin değiyor,
Şehvetin sesleri her sokakta,
Ve ölüler yerlerde sere serpe,
Kıyamet mi koptu?
Oy cennetin kızı mahşerde de es.
Günahkar gözler anlatıyor raks vaktini,
Günaha giriyorum senin kadar.
En zamansız bir anda sabah oluyor.
Düşsel ülkemin fırtınası başlıyor.
Hece hece ismin söyleniyor.
Ve ben her gece seni bir başka özlüyorum.
Metropol sokaklarının kaldırımında uyuyan bir ben,
Ve tüm caddeler kaygı, hezeyan…
Bomboş bir gezegen,
Bir elveda soğukluğun.
Bir ölüm…
Bir intihar sonrası,
Gazetelere manşet olmak üzereyken aşklar.
Sabaha yakın bir vakit,
Tenin çisilenir toprağa.
Sırılsıklam coğrafya,
Bütün mahşer.
İsmini söyleyesim geldi,
Tüm kanımda gezindin.
İsmini söyleyesim geldi,
Cinayetler işlendi,
İhtilal, tüm ülkelerde.
Ulan! narası düşüyor kulaklara,
Sarhoşlar aşklara yatıyor.
Kimliksizim.
Nedensiz bir keder basıyor,
Öpüyorum dudaklarından.
Korku boğuyor beni.
Öpüyorum,
Utanmadan ve sıkılmadan.
Alkış tutuyor yıldızlar.
Seni düşlüyorum habersiz,
Yalnızlığıma kıyamet oluyorsun.
Oy cennetin kızı mahşerde de ol.
Hani İstanbul mavi bir okyanustu.
Ve mavi yanaklı çocukları vardı.
Simit tezgahlarında seni sunarlardı.
Her vakit seni okuyan minareleri vardı.
Ben öldüm ey hayat, koparsa kopsun kıyamet.
Önder ÖZTÜRK
20 / 08 / 2009
05: 08
Önder ÖztürkKayıt Tarihi : 20.8.2009 20:34:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!