CENNET-ÜL BAKİ
Dünyanın şatafatı ruhuna akıyorsa,
Tası, tarağı bırak Cennet-ül Baki’ye koş.
Kuru kalabalıklar canını sıkıyorsa,
Kabı, çanağı bırak Cennet-ül Baki’ye koş.
Bulamazsın taşında ne künye ne de isim.
Hiç kimsenin asılmaz mozolesine resim.
Ne bando ne mızıka, ne tören ne merasim.
Teli, duvağı bırak Cennet-ül Baki’ye koş.
Sekinet ülkesinde gönlün huzuru bulur.
Günahlardan bıkmayan azgın nefsim durulur.
Harcadığın her anın karşılığı sorulur.
Çalıp, çırpmağı bırak Cennet-ül Baki’ye koş.
Görmeli, Azrail’den gelecek işareti.
“Lentebur” sırrı ile yapmalı ticareti.
Dünya penceresinden seyretmek ahireti.
Yüksek uçmağı bırak Cennet-ül Baki’ye koş.
Binlerce sahabeyle birlikte nefes almak.
Aşk iklimine girip ebedi orda kalmak.
Dünyada ve ukbada Resul’e komşu olmak.
Kentte kalmağı bırak Cennet-ül Baki’ye koş.
SEKİNET: İç huzuru, sakinlik.
LENTEBUR: Her halde karlı alış veriş.
UKBA: Ahiret.
Kayıt Tarihi : 31.3.2020 11:28:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Hayırlı çalışmalar.
TÜM YORUMLAR (1)