Cennet mekan Muhsin reis Şiiri - Murat Ülkü

Murat Ülkü
529

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Cennet mekan Muhsin reis

Riya nedir yalan nedir bilmezdi,
Dik durur dik gezerdi Muhsin
Mecliste öğrendi ki yalan asıldır,
Ömrünü doğruluğa adadı Muhsin...

Her tür işkenceye imanla göğüs germekte,
Veriyordu hakkını adının korkmadan güçlü bilekte,
İşlenmişti Vatan sevgisi ilmek ilmek yürekte,
Aşkı da ihaneti de sezer di Muhsin...

Herkes uyurken o zikrederek gelir kendine,
Doğardı tekrar güneşle, ruhu sızardı tene,
Ben Türk'üm derdi, kellesini koyardı dine,
Susmazdı zulme, zalimi ezerdi Muhsin....

Bitecek bu hasret Murad'ım sabret,
Durmak yok, devam Muhsini tavıra davet
İnsnıp iman edince yormuyor gayret,
Bayrağı seveni severdi Muhsin..

Vakit gelince ecel ile sonsuzluga göç başlar,
Vuslata erer giden, kalanın dinmez gözünden yaşlar,
Yol başsız kalmak yakar yüregi haşlar,
Giderken herkesi bir etti Muhsin...

Geride kalanlar, değil takip taklit edemez,
Can korkusuyla, sakınır yolundan da gidemez,
Ardında mal mülk dul yetim koymak istemez,
Kalanı Allah'a emanet ederdi Muhsin

Güvenirdi sağcısı solcusu yer alırdı yanında,
Emin bilinmiş mezheplerce, Hakk dolanır damarında,
Haram ile helali zülfikarla ayırıyor anında,
Yağmur gibi adil yağardı Muhsin...

Bütün alimler yolunu tavsiye eder,
Dürüst olan onu yolundan gider,
Dostada düşmanada, dinle hükmeder,
Herkesi eşit görürdü Muhsin

Muktedir olan çekinirdi, korkusundan Muhsin’in,
Geri atmaz adımını, titretirdi bağrına bastıkca yerin,
Sözleri tavrı halı hareketi kendinden emin,
Bilmezdi ki gidişi beni üzerdi Muhsin...

Bir yiğit vardı, bu fırıldak dúnyada,
Gúlistanda bir gúl gibi aşk ile açtı Muhsin
Harcadı gencliğini daha ilkbaharínda,
Nasíl olunur múmin, herkese órnek oldu Muhsin...

Edebi anasíndan, hayayí atasíndan,
Ónderi kuran oldu, síyríldí yalanín dúnyasíndan ,
Túrke düşman olanlar saldırırken her yerden,
Ízinde Yesevinin, Allah’a kuldu Muhsin...

Şehit edip ağlayanda, ne namus var ne de ar,
Verilmişti múşriklerce hakkında hain karar,
Pusuya düşürmek için her türlü fırsat arar,
Gelmezken aklına, ihanet helikopterinde kendini buldu Muhsin.

Birleşti tüm hainler sinirlerse gerildi,
Korkudan panik ile ölüm emri verildi,
Adı kahpelik olan puslu yola girildi,
Cennete giden yola bir sırat oldu Muhsin

Kavuştu hasretine yandığı misk kokulu Gülüne,
Sonunda ermişti vuslata şehitlik mertebesiyle,
Buluştu ölüme gülerek giden ülkü devleriyle,
Abiydi gardaşdı dosttu arkadastı yola yoldaştı Muhsin..

Kula kul olmamış, kulluğun sırrına ermiş,
Az yermiş az uyurmuş çok ibadet edermiş,
İnanmış davasına Alemi Nizama gönül vermiş,
İhanet çemberini kıran, bükülmez bir koldu Muhsin.

Davasına deliydi, iman etti ibadetle uslandı,
Ben Türküm dedii, şeyh edebaliye yaslandı,
Özgürken bir militan, işkencede hucrelerde aslandı,
Karşıt görüşlü insanların bile gönlünü çaldı Muhsin

Yiğit adam şehitliğin olsun mübarek.
Bıraktığın ağır yükün sırtlanılması gerek.
Her üşüdüğümüzde, kor ateşlerde dağlanır yürek.
Sen gidince, sahipsiz kaldı bu ülke Muhsin

Sabırla şükürle aşk ile çile çekenler ahirette gülecek,
Bayrak inmez diyen şehitler, bir araya gelecek,
Sana bunu yapanlar, bilmem nasıl hesap verecek,
En güzel gül idin gúlistan da, kar düştü üşüdü soldu Muhsin

Murat Ülkü
Kayıt Tarihi : 23.3.2024 01:24:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Murat Ülkü