İçimden Geldiği Gibi
Yalnızlığı tanımakla başlıyor herşey
Üç beş kadeh yetiyor,bilinmezliği
sorgulamaya
Kendi, kendimi tutukladığım gece yürüyüşlerinde,
Aşkı,hayatı paylaşıyorum olmayan
Yalnız Bir Kadın
Duyulur mu oralarda
Yalnız bir kadının ağlayışı merak ediyorum
Fırtınalı yürekliği,öfkeli hıçkırıkları
Ve gecelerde ortaya çıkan yalnızlık düşleri
Görülür mü gecelerde öfke çığlıkları
Kar taneleride zamansız geldi.
Çiçekleri bile koparamadım.
Yüzüme vuran güneşin son ışıkları gibiydi aşk.
Beceremedim....
Havada biçimlenmiş hayallerini asıyordu,
kadının biri ürperten yalnızlığına.
Gittiğim yerlerden tenimle barışmak için bile onu aradım....
Vücudumu elbise yapar,yüreğimi sorgular gibiydi,yaralarımı kapatır gibiydi
sevgisi.....
İçimdeki savaş kızışınca,nefes alamıyorum onu arıyorum....Sabahlara kadar
onu düşünürdüm.Ruhsuz bedenin kurnazlıklarına teslim olmamak için
Ona olan sevgimi,yüreğim en silinmeyecek yerine yazdığımı anladığımda,
Kırmızı bir tramvaya binip arkana bakmadan çekip gitmiştin
Güneşide kaçırmıştın geceye mahkum etmiştin beni
Sen,solan sokak çiçeklerinin en büyük ayıbı
Bıraksalar Turnalara Gitsem
Gökyüzünde semah düzenlerden selam vardı
Gidemedim,konuşamadım ömrüm tükendi
Artık bu yalnızlıklardan öfkem patladı
Bir kağıt, bir kalem, bir masam kaldı
Bıraksalar Turnalar gitsem
Zordur okyonusun gizemli yerlerine ulaşmak.
Gürültünün sisin ve yalnızlığın mevsiminde.
Uzun duvarlar ören günde,puslu havayı bekleyen çakalların arasında.
Zor kelimesi anahtar olmuşken.
Yine de direniyorum aşkın ve dostluğun toprağından kopmamak için
Ne olursa olsun direnmem gerek,başka çarem yok.
Barın köhne, loş bir yerinde yalnız başına oturuyordun.
Sigaranı yarım kalmış bir resmi tamamlarcasına naif bir,
şekilde ciğerlerine çekiyordun.
Elinde rakı kadehi,bencilliğine ve tutsaklığına inat gözlerin daldı.
Ve gözlerinde nazlı bir pınar gibi,gözyaşların süzülmeye başladı.
Biraz önce kendinden emin kudretli kadın gitmiş,
Yoruldum artık.Geceye ihanet eden kadınları düşünmekten vazgeçtim.
Bu parkta,bu gece bekçisi köpeğin bakışları arasında sen,cellatlarınla sevişirken.
Beni,bitmiş hüzünlü,melonkolik düşünmeni yasak ettim sana.İktidardan ve güçten yanasın,
aşk tarafın da yani bizim tarafta görmüyorum seni.Beni yaraladın,beni küçümsedin,beni bir hiç saydın
kesip atıyorum diyeti ödüyorum... Yanlış anlama,senden nefret etmiyorum, yalnızca bu yalnızlık halim...
Çünkü gittiğin insanların çevresinde sahip oldukça,tükettikçe,sömürdükçe mutlu olduklarını
Sen bulutların üstündesin,ben Galata Köprüsünde yürüyüşte
İçimde tsunami gibi kabaran yalnızlığım
Belki sana uçamam,uçurtulmam
Ah! Yar Gönlüm! ne olur yağmur ol da git
Kendime bir duble rakı koydum
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!