Deli çağımdı 14 babama kızıp evimden kaçtım
bilmedim hayatın acımasızlığını gurbet köşelerinde
farelerle ekmeğimi paylaştım
kayık denilen tahtaların üstünde
ben şair değilim şiir yazmadım
buz tutan ellerin
nasır tutmuş ayakların
gecenin karanlığında
bir akşamlık bar eğlencesi
tutmuşsun dost diye düşman elini
koparmışlar yuvadan ödemişsin
bir anlık sarhoşluğun yıllarca bedelini
bir kafese koymuşlar oyuncak gibi oynamışlar
duyan olmamış çaresiz çirkinliği
doldur meyhaneci bir kadeh doldur
avrupa avrupa bir rüyaya daldık
olmayacak duaya amin demekten bıktık
gelecek derken geçmişe unuttuk
doldur meyhaneci bir daha doldur
ben dün gece hiç uyumadımki
uyumadımki anne
katil sürüsü bastı kışlayı
bir yanda havan bir yanda kanas
gittinmi hiç çanakkaleye
kilit bahire kanlı dereye
titredinmi hiç baktıkça şehitlere
okudunmu taşları
diyar bakırdan tekir dağa
sizden ayrılalı aylar oldu
özledim sizi özledim anne
ben burda mutluyum
dalından koparılıp
yok uğruna toprağa girdiler
birinin üstünde
dikenler büyüdü
birinin üstünde çicekler açtı
Umutluyduk hayattan
Çok hayaller kurduk
Birgün geri dönüp mutlu olmayı
Olmadı tertip olmadı
Gabar zirvesinde
kavurur bizi geceayazı
Yorgun düşer beden
Bir köşeye çökeriz
yastık olur kayalar
ah canım babam geriye sadece şiirlerin kaldı