Çengelköy'de,
güneş yok.
ama,
tentenin altında oturuyoruz.
elde fırından yeni çıkmış,
bol susamlı simit.
yanında,
beklemekten eskimiş kaşar.
belli,
ikimizi de ağlatacak,
nar gibi kızarmış simidin
acıklı hayat hikayesi.
eski kaşar üzerinde
taze bir damla,
peşine bir damla daha.
hikayesini anlatırken
simit ağlıyor mu yoksa...?
Kayıt Tarihi : 6.7.2007 21:16:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Ruh evi olarak kabul edebiliyor orayı..Varlık emniyet içinde oluyor orada..
ağlatılır. sabah vakti o istanbulun o köyünde.
ve simit şiire sığınır. usulca.
TÜM YORUMLAR (2)