Bir yaprak düştü suya,aniden ölmüştü
Halbuki rengi yeşildi,daha ömrü var gibiydi
Daldaki arkadaşları düşündü ve izledi
Esen rüzgarla dereye körpe bir yaprak inmişti.
Cenaze töreniydi gerçekleşen
Dere taşıyordu elleri üzerinde
Yeşil bir yapraktı suya düşen
Bilmiyordu arkadaşları sıra kimde
Bazıları hastaydı tutundukları dalda
Beti benzi sararmış yapraklardı
Cenaze törenlerini beklerken orda
Suya hangisi düşecek bilmiyorlardı
Vah vah diyordu içlerinden biri
Şu güzelliğe bak daha yemyeşil
Yazık oldu genç yaşında gitti
Hepsi sıra bende değil ışıltısıyla çil çil
Sarılaşmış olanı fısıldadı bir ayağım çukurda
Yeşil olanlardan biri gülümsedi
Biliyormusun sıra kimde aramızda
Sarı yaprak düşündü ve bilmiyorum dedi
Onlar sıra kimde düşünürlerken
Üşüten bir rüzgar esti yavaşça
Yapraklar korkuyla titreşirlerken
Acaba hangimiz düşecek suya
Dere ünledi elleri üstünde taşıdığı
Yaprağı son kez göstererek
Haklarınızı helal edermisiniz feryadı
Semayı doldurdu Helal olsun diyerek
Dere yavaşça alıp uzaklaştı yaprağı
Cenaze törenine katılan yapraklar ağladı
Son kez titreştiler tutundukları dallarda
Rüzgar fısıldadı yine döneceğim aranıza
Bir alem ölmüştü bir yaprakla birlikte
Tüm bildiklerini götürdü kendisiyle
Her yaprak ardından kendi derdine düştü
Sona erdi yaprağın cenazesi yeşil ve mavide..
Kayıt Tarihi : 6.8.2011 11:38:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
© Hüseyin Başaoğlu Biga 06 Ağustos 2011 Saat 11,27 Fotoeksen sitesinde yayınlanan bir fotoğrafıma istinaden.
TÜM YORUMLAR (2)