sarışın kemancıya…
izinliyim bu gece,
tanyeri öncesine
çektim kendimi, salaş bir meyhaneye...
bir sarışın kemancı,
zaman olur da,
yaptıklarınızdan utanırsınız! ..
biliniz ki,
göçmen kuşları çok oldu gideli! ..
yine de…
geçmiş olsun derim
beklerim,
beklediğimiz yerde…
kaç bahar soldurdum? ..
bilemem bedenimde…
ben geldiğini sanırdım,
sen gittiğinde…
seni bekleyen ölüm değil
gecenin karanlığında
kara bir taşın üzerinde
ve ben zenci…
gün doğarken tepenin ardından
rüzgarın sesi tırmalar kulaklarımı
o gece,
ellerinizdeydi yüreğim! ...
otogarda
bir sokak lambasının altında…
saat 22:00 suları
hava bir başka karanlık
dağların;
bulutlarla buluştuğu tepelerde
baharın kokusu bir başka...
bir başkadır uzak şehirler
böyle bir hasret akşamında
cebelleşirim
içinden;
bir adım atası geliyor ya insanın
uzanıp,
elini tutmak önce,
sonra sarılmak
kucak kucak...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!